Yaşlılığa ne çare
İspanyol illüstratör ve yazar Paco Roca’nın yaşlıların dünyasına bir pencere açmamızı sağlayan eseri Kırışıklıklar (Arrugas), Desen Yayınları etiketiyle Türkiye’deki okurlarla buluşuyor.
Giriş Tarihi: 14.09.2018
10:26
Yazı Ege GÖRGÜN
Bir şey yapmamız gerek. Son yıllarımızın tadını çıkarmalıyız. Burada uyuyup tombala oynayarak ölümü mü bekleyeceğiz? Ne bileyim ben? Dünyayı değiştirelim. Dünyayı değiştirmek gençlere bırakılmayacak kadar ciddi bir iş..."
Çizgi romanda yer alan bu sözler, bakımevinde kalan yaşlıların durumunu tam anlamıyla özetliyor aslında. Bütün günü uyuyarak geçiren, yemek yedikleri öğün saatleri haricinde zaman öldüren yaşlılar bunlar. Televizyon bile seyretmek eğlenceli değil onlar için. Ne yaptıklarının farkında bile olmadan oynamaya çalıştıkları oyunlar da öyle. Günün birinde duruma uyanıp bir şeyler yapmaya kalkıyorlar kalkmasına, ama ne var ki dünyayı değiştirmek bir yana, kendi kaderlerini bile değiştirmekten âciz kalıyorlar.
Her biri, nevi şahsına münhasır karakterler. Örneğin ana karakter Emilio, 20 yılı aşan banka müdürlüğü görevinin ardından alzaymır olduğu gerekçesiyle çocukları tarafından bakımevine gönderilir. Bulanık zihni ona oyunlar oynarken şimdiki zamanla geçmiş zaman arasında gelgitler yaşayan bu yaşlı adam, bir yandan hayatını değiştiren hastalığını kabullenmeye, bir yandan da yeni hayatına alışmaya çalışır.
Kırışıklıklar, çocukları tarafından bakımevlerine yollanan yaşlıların ömürlerinin son demlerini nasıl geçirdiklerine ışık tutuyor.
Emilio'nun günlerini renklendirecek olan oda arkadaşı Miguel yaşlıları söğüşlerken, sürekli çocuklarını aramak isteyen ancak her seferinde ne yapacağını unutan Bayan Sol, Doğu Ekspresi'nde olduğunu ve İstanbul'a gittiğini zanneden Bayan Rosario, sözcükleri tükenmiş eski radyo spikeri Juan, yemeklerden artırdıklarını torununa saklayan Bayan Antonia ve Marslıların kendisini kaçıracağından korktuğundan asla yalnız başına kalamayan Bayan Carmen ve onlar gibi daha nicesi, bakımevinde tükenmeye terk edilen yaşamların ibretlik örnekleri âdeta.
Yaşlılığa ve yaşlıların çocuklarından gördüğü muameleye samimiyetle eğilen çizgi roman; yalnızlık, sadakat, hayaller, özlem ve çaresizlik gibi kavramları ele alıyor. Anlattığı hikâyeyle okuru hem güldürmeyi hem de hüzünlendirmeyi başaran Paco Roca'nın Kırışıklıklar'ı, alt metniyle günümüz gençlerinin ebeveynine karşı tahammülsüzlüğüne sıkı bir eleştiri getiriyor.
ALMADIĞI ÖDÜL YOK
Kırışıklıklar, 2011 yılında Ignacio Ferreras tarafından filme uyarlanır. Uluslararası Barcelona Çizgi Roman Festivali'nde 'En İyi Çizgi Roman Ödülü'nü alan, Anima Festivali'nden 'En İyi Uzun Metraj Film Ödülü', Stuttgart Animasyon Film Festivali'nden 'En İyi Animasyon Film Ödülü', Annecy Uluslararası Animasyon Film Festivali'nden 'Özel Mansiyon Ödülü', Goya'dan da 'En İyi Animasyon Film' ve 'En İyi Uyarlama Senaryo Ödülü' ile dönen Kırışıklıklar için ödüle doymuyor desek başımız ağrımaz.
Bir şey yapmamız gerek. Son yıllarımızın tadını çıkarmalıyız. Burada uyuyup tombala oynayarak ölümü mü bekleyeceğiz? Ne bileyim ben? Dünyayı değiştirelim. Dünyayı değiştirmek gençlere bırakılmayacak kadar ciddi bir iş..."
Çizgi romanda yer alan bu sözler, bakımevinde kalan yaşlıların durumunu tam anlamıyla özetliyor aslında. Bütün günü uyuyarak geçiren, yemek yedikleri öğün saatleri haricinde zaman öldüren yaşlılar bunlar. Televizyon bile seyretmek eğlenceli değil onlar için. Ne yaptıklarının farkında bile olmadan oynamaya çalıştıkları oyunlar da öyle. Günün birinde duruma uyanıp bir şeyler yapmaya kalkıyorlar kalkmasına, ama ne var ki dünyayı değiştirmek bir yana, kendi kaderlerini bile değiştirmekten âciz kalıyorlar.
Her biri, nevi şahsına münhasır karakterler. Örneğin ana karakter Emilio, 20 yılı aşan banka müdürlüğü görevinin ardından alzaymır olduğu gerekçesiyle çocukları tarafından bakımevine gönderilir. Bulanık zihni ona oyunlar oynarken şimdiki zamanla geçmiş zaman arasında gelgitler yaşayan bu yaşlı adam, bir yandan hayatını değiştiren hastalığını kabullenmeye, bir yandan da yeni hayatına alışmaya çalışır.
Kırışıklıklar, çocukları tarafından bakımevlerine yollanan yaşlıların ömürlerinin son demlerini nasıl geçirdiklerine ışık tutuyor.
Emilio'nun günlerini renklendirecek olan oda arkadaşı Miguel yaşlıları söğüşlerken, sürekli çocuklarını aramak isteyen ancak her seferinde ne yapacağını unutan Bayan Sol, Doğu Ekspresi'nde olduğunu ve İstanbul'a gittiğini zanneden Bayan Rosario, sözcükleri tükenmiş eski radyo spikeri Juan, yemeklerden artırdıklarını torununa saklayan Bayan Antonia ve Marslıların kendisini kaçıracağından korktuğundan asla yalnız başına kalamayan Bayan Carmen ve onlar gibi daha nicesi, bakımevinde tükenmeye terk edilen yaşamların ibretlik örnekleri âdeta.
Yaşlılığa ve yaşlıların çocuklarından gördüğü muameleye samimiyetle eğilen çizgi roman; yalnızlık, sadakat, hayaller, özlem ve çaresizlik gibi kavramları ele alıyor. Anlattığı hikâyeyle okuru hem güldürmeyi hem de hüzünlendirmeyi başaran Paco Roca'nın Kırışıklıklar'ı, alt metniyle günümüz gençlerinin ebeveynine karşı tahammülsüzlüğüne sıkı bir eleştiri getiriyor.
ALMADIĞI ÖDÜL YOK
Kırışıklıklar, 2011 yılında Ignacio Ferreras tarafından filme uyarlanır. Uluslararası Barcelona Çizgi Roman Festivali'nde 'En İyi Çizgi Roman Ödülü'nü alan, Anima Festivali'nden 'En İyi Uzun Metraj Film Ödülü', Stuttgart Animasyon Film Festivali'nden 'En İyi Animasyon Film Ödülü', Annecy Uluslararası Animasyon Film Festivali'nden 'Özel Mansiyon Ödülü', Goya'dan da 'En İyi Animasyon Film' ve 'En İyi Uyarlama Senaryo Ödülü' ile dönen Kırışıklıklar için ödüle doymuyor desek başımız ağrımaz.
