İş Görüşmesine Giderken Ne Giymelisiniz?
İş görüşmesine giderken ne giyeceğinizi düşünüyorsanız endişelenmeyin: Biz buradayız.
Yazı Charlie Teasdale
Çeviri Zeynep Dallı
Son on yılda ofis giyimi kuralları oldukça değişti. Eskiden takım elbise, gömlek ve kravat giyer, çantanızı alır çıkardınız. Hatta belki bir şapka bile takabilirdiniz. Günümüzde de bazıları her gün takım elbise giyiyor ama çoğumuz için ofis kıyafetleri "smart" sneaker'lardan esnek chino pantolonlara, marka logolu yeleklerden polo tişörtlere kadar uzanan belirsiz bir skalaya dönüştü. Sonuç? Ne giyeceğimizin tamamen karışık olduğu bir dönem.
Peki, bu belirsiz ortamda iş görüşmesine giderken ne giymelisiniz?
Fotoğraf: Christopher Fenimore
Şık bir saat güzel olur ancak geri kalan görünüm nispeten sade kalmalı.
Takım Elbise Kuralı
Öncelikle bu, başvurduğunuz pozisyona göre değişir. Outdoor işlerine başvuruyorsanız (örneğin ormancılık), üç parçalı takım giymek biraz fazla kaçabilir. CEO koltuğunu hedefliyorsanız da jean ve oduncu gömleği muhtemelen zayıf kalır. O yüzden biz burada belirli bir üniforması olmayan ama belli bir resmiyet gerektiren ofis işleri özelinde konuşuyoruz.
Takım elbise ve kravat her zaman risksiz bir tercihtir ama bir zorunluluk da değildir. Sevdiğiniz bir takımınız varsa onu giymek size özgüven kazandırır. Ancak takımınız siyahsa iki kere düşünün. Siyah takım elbise, bodyguard, cenaze görevlisi ya da filmlerdeki kötü adam rolüne daha uygun.
Finans gibi alanlar için kömür grisi takım tercih edilebilir; bu renk sakin, kontrollü ve ciddidir. Çizgili ya da kareli desenler de bir seçenek olabilir ama "Borsanın Kurtları" havasına kaçmamak şart. İş görüşmesinin amacı; abartıya kaçmadan gerekli ciddiyeti yansıtmaktır. Oraya "kişiliğiyle şov yapan çalışan" olarak değil, güven veren bir profesyonel olarak gitmelisiniz.
En risksiz ve garanti renkse her zaman laciverttir. Geleneksel takım elbiseler genellikle hafif parlak dokulu yün kumaştan olur; bu da ofis ışıklarında fazla göz alabilir. Bu sizi endişelendiriyorsa mat yüzeyli twill (dimi), flanel veya hopsack gibi kumaşlar tercih edebilirsiniz.
Altına beyaz ya da açık mavi bir gömlek, ince dokulu bir grenadin kravat iyi durur. Kravat düğümünüz abartılı ve kaba olmasın; basit bir dörtlü düğüm yeterli. Kol düğmesi takabilirsiniz (eğer gömleğiniz Fransız manşetliyse) ve şık bir saat iyi bir dokunuş olur. Ancak cep mendili ya da kravat iğnesi gibi süslemeleri gereksiz yere kullanmayın.
Çoraplarınız sade ve klasik olsun. Ayakkabılar siyah, bağcıklı ve mümkünse klasik kapalı burunlu bir Oxford modeli olmalı. Kemeriniz mutlaka ayakkabınızla aynı renk ve aynı deri dokusunda olsun. Üzerine şık, sade bir palto ve kaliteli bir evrak çantası ya da deri tote çantayla görünümünüzü tamamlayın. Hepsi bu kadar; fazlasına gerek yok.
GÖRSEL
Ryan Slack
Klasik yakalardan vazgeçebilirsiniz ama kravatı korumakta fayda var.
Takımsız Şıklık
Görüşmeye takım elbise giymeden gitmek de mümkün; tabii pozisyon ve ortam daha yaratıcı ve rahatsa. Muhtemelen sizi karşılayan kişi takım elbise giymeyecek; dolayısıyla siz de giymek zorunda değilsiniz. Ancak hâlâ "düzgün ve özenli" çizgisinde kalmalısınız.
Jean pantolon yok. Sneaker yok. Sadece gömlek ve pantolon da yeterli değil. Sadece gömlek ve kravat da asla olmaz ancak Broadway'de "The Book of Mormon" müzikaline seçmelere gidiyorsanız olabilir.
Bir ceket şart. Bu, klasik bir blazer olabilir veya bir "chore jacket" bile giyebilirsiniz (gömlek ve kravatla oldukça cool durur). Bu "üçüncü parça", kombini tamamlar ve sizi çocuk gibi değil, yetişkin gösterir.
Takım elbisenin resmiyetinden uzaklaşmadan daha rahat bir alternatif arıyorsanız klasik takım ceketi yerine şık bir blazer seçebilir ve bunu, renk ve doku açısından uyumlu ama takım elbise gibi görünmeyen bir pantolonla kombinleyebilirsiniz. Örneğin ceketten bir ton daha koyu bir pantolon veya hafif dokulu bir kumaş tercihi şıklığınızı artırır ve fark yaratır. Altına ince yün ya da pamuk-ipek karışımlı, düğmesiz ve açık yakalı bir polo kazak giyebilirsiniz. Tişört kesinlikle olmaz. Seçeceğiniz polo, 60'ların İtalyan Rivierası'nda karşınıza çıkacak kadar zarif ve özenli olmalı.
Burada ton-sür-ton gitmek işe yarar. Lacivert yine güzel bir seçenek ama dumanlı kahverengi ya da yıkanmış yeşil tonları da gayet şık olur.
Son olarak: Ne giydiğiniz elbette önemli. Kibar, hazırlıklı ve dakik olmak çok önemli. Ve kıyafetler vitrindir: İyi bir vitrin ise işi bitirir.