Kayseri mantısı üzeri Tikka Masala!
Moğol usulü barbekünün tadına bakmak ya da mangolu suflenin lezzetini keşfetmek istiyorsanız sizi İstinye Park çatısı altında hizmet veren 'Go Meso'ya doğru alalım.
Yemek yemeye, hatta yemek yapmaya meraklı olabilirsiniz ancak yemek kültürüne sahip olmak bambaşka bir şey! Şayet bu konuda hemfi kirsek, sizi çok farklı bir mutfak kültürü tanıştıracağım. Bahsedeceğim adresin adı: Go Meso. Burası Yakın Doğu'dan Uzak Doğu'ya uzanan farklı pişirme teknikleriyle hazırlanan lezzetli yemekler sunuyor. İstinye Park'ın ikinci katında hizmet veren mekân, ismini tarihteki ilk yemek reçetelerinin yazıldığı coğrafya Mezopotamya'dan alıyor. Dream Group bünyesinde açılan Go Meso, "Lezzetin doğuşuna yolculuk." mottosuyla hizmet veriyor. Go Meso'nun birbirinden iddialı işletmecileri, "Biz Uzak Doğu'dan Yakın Doğu'ya kadar İpek Yolu üzerindeki tüm tarihsel pişirme tekniklerini yine o topraklarda harmanlanmış en doğal ve yöresel ürünlerle usta şefl erin ellerinden çıkartarak sunuyoruz." diyerek restoranın ve mutfağının konseptini anlatıyor.
YEMEK DEĞİL PİŞİRME TEKNİĞİ SEÇ!
Burada Japonların yakitori ızgarasından Çinlilerin wok ocağına, Hintlilerin tandoori fırınından Moğolların barbeküsüne kadar birçok lezzet kaynağı da mevcut. Menü, tamamen pişirme tekniklerine göre hazırlanmış. Elinizdeki menüyü açtığınızda karşınızda hemen her gittiğiniz restoranda göreceğiniz; 'başlangıçlar', 'ana yemekler' ve 'tatlılar'dan oluşan klasik bir menü değil; 'dampling (buhar istasyonu)', 'tandır', 'taş fırın', 'yakitori ızgara (Japon usulü)', 'wok' ve 'Moğol barbeküsü' gibi pişirme teknikleri altında sıralanmış yemekler buluyorsunuz. Aşçılar da özellikle farklı coğrafyalardan seçilmiş. Türk şefl erin yanı sıra üç Çinli ve iki Hintli aşçı mutfakta hünerlerini konuşturuyor. Bu arada aşçılar ne Türkçe ne de İngilizce biliyor! Hepsi kendi anadilini konuştuğu için kendi aralarında da el işaretleriyle anlaşmaya çalışıyorlar. Doğrusu, camekânlı açık mutfağın karşı tarafından, onları izle- Yemek yemeye, hatta yemek yapmaya meraklı olabilirsiniz ancak yemek kültürüne sahip olmak bambaşka bir şey! Şayet bu konuda hemfi kirsek, sizi çok farklı bir mutfak kültürü tanıştıracağım. Bahsedeceğim adresin adı: Go Meso. Burası Yakın Doğu'dan Uzak Doğu'ya uzanan farklı pişirme teknikleriyle hazırlanan lezzetli yemekler sunuyor. İstinye Park'ın ikinci katında hizmet veren mekân, ismini tarihteki ilk yemek reçetelerinin yazıldığı coğrafya Mezopotamya'dan alıyor. Dream Group bünyesinde açılan Go Meso, "Lezzetin doğuşuna yolculuk." mottosuyla hizmet veriyor. Go Meso'nun birbirinden iddialı işletmecileri, "Biz Uzak Doğu'dan Yakın Doğu'ya kadar İpek Yolu üzerindeki tüm tarihsel pişirme tekniklerini yine o topraklarda harmanlanmış en doğal ve yöresel ürünlerle usta şeflerin ellerinden çıkartarak sunuyoruz." diyerek restoranın ve mutfağının konseptini anlatıyor. Gözlemlediğim kadarıyla restoranın baş şefi Ersoy Çiftçi'nin işi bir parça zor… Uzak Doğu'dan Yakın Doğu'ya uzanan sekiz farklı çeşit pişirme tekniği ile yapılan yemekler, birbirinden iddialı, diyebilirim. Kıymalı, tavuklu ya da marin dumpling, Çin mutfağından çıkma, acılı susam sosu eşliğinde hazırlanan mantı çeşitleri, farklı lezzet arayanların keşfi olacak. Ayrıca Türk lezzetlerinden biri olan Kayseri mantısının üzerine dökülmüş yoğurt ve sumaklı tikka masala sosunun tadı da damakta kalıyor. Go Meso'nun farklı mutfaklara dokunan zengin menüsünde, Hint mutfağı da vazgeçilmezler arasında. Özellikle Hintlilerin kahvaltılarında tükettiği samosa, muska şeklinde hazırlanan ve yağda kızartılarak servis edilen bir börek çeşidi olarak sunuluyor. Kızartmadan ziyade daha hafif bir lezzet arıyorsanız; humus üzerine sebze topları, nane, yoğur ve acı biber ile birlikte hazırlanan falafeli tavsiye edebilirim.
Bu arada mekân Uzak ve Yakın Doğu'ya ait lezzetler sunsa da Türk yemeklerini de es geçmemiş… Geleneksel tatlarımızdan pide, lahmacun ve lavaş gibi lezzetlere özgün dokunuşlarda bulunuluyor. 'Dağ Otlu Pide', 'Mango Salsalı Antep Lahmacun' ve 'Midyat Lavaşı' denemeye değer.
Seda KARAN