Bakımlı Centilmenler İçin Soğuk Kışta Cilt ve Sakal Rutini

Yazı Ekin Kurbetçi Kış mevsimiyle birlikte ciltte kuruluk, çatlama ve sakalların sertleşmesi gibi sorunlar ortaya çıkmaya başlar. Soğuk hava, rüzgâr ve nem eksikliği cilt bariyerini zayıflatırken sakallarınız da bu zorlu koşullardan olumsuz etkilenir. Ancak endişelenmeye gerek yok; doğru bir bakım rutiniyle bu etkilerin üstesinden gelmek mümkün. Cildinizi nemli, sakallarınızı yumuşak ve sağlıklı tutmak için sadece birkaç temel adımı takip etmeniz yeterli. Bu arada bakım adımı, bakım rutini dediğimiz için gözünüz korkmasın. Özet geçersek cildinizi doğru ürünlerle temizleyip nemlendirmeli, arada bir cildi ölü tabakadan arındırmalı, sakal ve güneşe karşı bakımınızı ihmal etmemeli ve tıraş sonrası kullandığınız ürünlere özen göstermelisiniz. Bu hızlı özetin ardından detaylı bakım rehberimiz aşağıda. Umarız cilt temizliği dendiğinde aklınıza üçü bir arada duş jelleri gelmiyordur. Kışın cilt temizliği, cildinizi tahriş etmeden arındırmak üzerine olmalı. Sert kimyasallar içeren sabunlar yerine, cildinizi nazikçe temizleyen nemlendirici içerikli yüz temizleyicilerini veya sakal şampuanlarını tercih edin. Aloe vera, yulaf veya pirinç özü gibi yatıştırıcı içeriklerle formülize edilmiş ürünler cildinizi yumuşatarak soğuk havaların sert etkilerini azaltır. Bu sayede, cildinizi kurutmadan günlük kir ve yağdan arındırabilirsiniz. Kış aylarında cilt bakımının olmazsa olmazı nemlendirici adım. Sadece soğuk havalar değil, ısıtıcılardan dolayı iç mekanların kuruyan havası da cilt bariyerini zayıflatır. Bu yüzden destek kuvvetlere ihtiyacınız var. Hiyalüronik asit, E vitamini veya gliserin gibi nemlendirici aktifler içeren ürünleri sabah ve akşam kullanmalısınız. Nemlendirici sadece cilt kuruluğunu önlemekle kalmaz, aynı zamanda cildinizin elastikiyetini ve parlaklığını da artırır. Ayrıca çatlayan yanaklara veya burun kenarlarına da düzenli kullandığınız nemlendiricinizle veda edebilirsiniz. Soğuk hava ölü deri hücrelerini artırabilir, bu da cildinizin donuk ve mat görünmesine ve doku bozukluğuna neden olur. Haftada bir yapacağınız nazik bir peeling, cildinizin doğal ışıltısını geri kazandırır. Ancak vur deyince öldürmeyin ve fazla peeling yaparak cilt bariyerine zarar vermeyin. Bu arada peeling işlemini sakal altındaki cilde de uygulamayı unutmayın. Kabul edelim, bir kadın için makyaj neyse erkek için sakal da o. Dolayısıyla eğer sakal bırakıyorsanız bakımına da özen göstermelisiniz, özellikle kış aylarında. Sakalınız kışın özel bir bakıma ihtiyaç duyar; çünkü rüzgâr ve soğuk hava sakal tellerini kurutarak sertleşmelerine neden olabilir. Argan yağı veya jojoba yağı gibi doğal içeriklerle formüle edilmiş bir sakal bakım yağı, sakalınıza ihtiyacı olan nemi kazandırır ve cilt altını besler. Sakal yağı yalnızca sakallarınızı yumuşatıp parlatmakla kalmaz, aynı zamanda sakal altındaki hassas cildin kurumasını da engeller. Biraz önce bahsettiğimiz peeling adımını da atlamazsanız bakımlı bir görünüm garanti. Kış aylarında tıraş sonrası cildiniz ekstra özen ister. Alkol içermeyen, yatıştırıcı özelliklere sahip bir tıraş balsamı veya kremi tercih edin. Aloe vera ve E vitamini içeren ürünler, tıraştan kaynaklanan tahrişi hızla yatıştırır ve cildin nem dengesini korur. Cildinizi ferahlatan ve tahrişi önleyen bir tıraş sonrası bakım rutini, size kusursuz bir cilt görünümü sağlar. 'Güneş koruyucu sadece yaz aylarında kullanılır' gibi doğru bilinen bir yanlışı düzeltelim. Kış aylarında olsak da hâlâ güneşin zararlı ışınları çevremizde. Dolayısıyla günlük bakım rutininizde son adım olarak güneş koruyucu uygulamayı ihmal etmeyin. Soğuk bir mevsimde olduğumuz için kullandığınız koruyucuyu daha besleyici ve nemlendirici ürünlerden seçebilirsiniz.