Fabien Cousteau ile denizler altında 31 gün
Fon bulmanın güçlüğünü anlamak mümkün değil aslında; özellikle de uzay araştırmaları hızla sürerken. Fabien Cousteau da "ABD'de uzay araştırmalarına sulara oranla yüz kat fazla para harcanıyor," diyor, "Oysa okyanuslar da bizim için birer bilinmez; okyanusların daha yüzde beşini bile bilmiyoruz."
"Okyanus termal enerjisi, tıpkı güneş ve rüzgâr enerjisi gibi enerji üretmekte kullanılabilir. Sualtı şehirleri kurulabilir. İstersek modern zamanın Atlantis'ini bile inşa edebiliriz. Yeter ki daha fazlasını yapmak isteyelim."
Ama Fabien Cousteau bunu söylerken uzay ve okyanus araştırmalarının hâlâ yeterince zor olduğunu da unutmuyor: "İnsanları NASA'da, uzay istasyonlarında yaşamaları, Mars'ta koloni kurmaları için görevlendirmekte çok zor bir yan var. Gerçekten gönüllü ve özel bir ekibe ulaşmak gerekiyor; çünkü bu insanları karanın konforlu alanından koparıyoruz. Ailelerine, annelerine, arkadaşlarına veda edip hayatlarını uzaya ya da sualtına adıyorlar. Oraların ekstrem zor şartlarını da ekleyin; sonuçta insanoğlunun yaşamadığı bir yerdesiniz ve acil bir durum olduğunda bunu orada çözmek zorundasınız."
"Mission 31" projesinde günün yarısını dalışta geçirmek, yüzeye hiç çıkmamak, kısıtlı bir havada nefes almak ve su basıncı onları zorlamış. Fabien Cousteau böyle bir deneyin öncesinde egzersiz yapmanın çok önemli olduğunu belirtiyor.