Antalya'da, mikroplardan arındırılmak ve renkleri pastele dönüştürülmek üzere tarlalara serilen binlerce el dokuması halı ve kilim, görsel bir şölen sunuyor. Bitkilerden elde edilen kök boyası kullanılarak orijinal tezgahlarda üretilen el halılarıyla ünlü Antalya'nın Döşemealtı ilçesindeki yüzlerce dönümlük tarım arazileri ve boş arazilerde, yaz aylarının başlamasıyla farklı bir hareketlilik başlıyor. Hasadı bitiren köylüler, boşalan tarlalarını bu kez halı işletmelerine açıyor. Dokuyanın anılarını, acılarını, sevinçlerini ilmek ilmek işlediği, motifleriyle gücü, kudreti, sevgiyi, aile birliğini simgeleyen dünyaca ünlü Türk halı ve kilimleri, ülkenin çeşitli bölgelerinden Döşemealtı'na getiriliyor. Halıların, temizlik işlemlerinin ardından önce uzun tüyleri kısaltılıyor. FİLM, KLİP ÇEKİLİYOR 24 SAAT NÖBET EN ÇOK AMERİKALILAR VE AVUSTRALYALILAR İLGİ GÖSTERİYOR Yurt dışındaki dekorasyonlarda pastel renkli, eskitilmiş halıların ilgi gördüğünü belirten Börekci, şöyle konuştu: 'Köylerden, özellikle yaşlılardan eski halıları topluyoruz. Bu halılar bazen çöpe atılan halılar bile olabiliyor. Bu halıları işliyoruz. Tamirat gerekiyorsa tamiratlarını yapıyoruz. Tıraşlanması ya da boyanması gerekiyorsa tıraşlıyor, boyuyoruz. Bazen halıları kesip minder yapıyoruz. Güneşte bunları bekleterek organik olan kök boyası ve yünü dışında her şeyden kurtulmasını sağlıyoruz. Geceleri nem, gündüzleri de etkili güneşin altında halılar yumuşuyor ve bütün kirler ile halıya sonradan eklenmiş boyaları çıkıyor. Organik kök boyası kalıyor. Turistler de sadece yün ve organik boyası kalan halıyı tercih ediyor. Bizim işletmemizde yaklaşık 10 bin halıyı eskitiyoruz.' Börekci, halıların en çok Amerika ve Avustralya'dan ilgi gördüğünü, son yıllarda da başta İsveç ve Norveç olmak üzere Avrupa ülkelerinden de talep aldıklarını kaydetti. 'TARİHİ NİTELİK TAŞIYAN HALILAR DA BU TARLALARDA YER ALIYOR' Fotoğraf meraklılarının ve turistlerin de halı tarlalarına ilgi gösterdiğini aktaran Börekci, yurt içi ve yurt dışında birçok ünlü isme de halı gönderdiklerini vurguladı. İşçilerden Yüksel Aytar ise her gün halıların yönünü değiştirdiklerini ve iki tarafının da aynı oranda solması gerektiğini kaydetti. Aytar, halılara çok özenle baktıklarını dile getirdi.