Kocamustafapaşa'nın en güzel abisi: Can Yılmaz
1970 "Yaş 2. Yorucu bir yaşam…"
Türk sinemasını konuşunca onların hep aynı kişileri oynattığını söyleyenlere de kızıyor yeniden: "Arzu Film'in en az beş filminde Münir Özkul ve Adile Naşit karı koca. Kızları Ayşen Gruda, onun sevgilisi de Şener Şen. Bu blok hep aynı. Ama TV'ye çıktığı zaman kanalı değiştirmezsin, değil mi? Eski filmleri bu kadar severken bizim eleştirilmemiz mantıklı gelmiyor bana. Bizim çalıştığımız insanlar, iyi oyuncular. Zafer Algöz, son filmde kadını oynadı. Hamur gibi yumuşak oynayabileceğin insanlar varken yeni bir arayışa gerek var mı? Hem bu adamlar kasap değil ya, oyuncu."
Dünya sinemasını da takip ediyor, ama 'Yüzüklerin Efendisi' gibi fantastik filmler için öyle çok çıldırmadığını anlatıyor. Kuzey ülkelerinin adamı baydıran, donuk ama çok güzel işlenmiş filmlerini ve İran sinemasını seviyor.
Türk halkı sinemada ne izlemek istiyor, diye soruyorum. " Yüzde yüz komedi," diye yanıtlıyor. "Drama ve aşk fi lmlerini televizyonda izlemek istiyor. Perdede izlemek istediği şey ise komedi."
Cem Yılmaz Fikir Sanat olarak Murat-Emre Kaman Kardeşler'in 'Deli Aşk'ının yapımcılığını üstlenmişlerdi en son. Bu filmi seçmelerinin nedeni, senaryoyu beğenmeleriymiş; destek olmak istemişler. Sonra Belma Baş'ın yönettiği ve dünya festivallerinde ayakta alkışlanan 'Zefir'in yapımcılığını üstlenmişler. Onun dışında sinemaya destek vermek için beş senedir İstanbul Film Festivali Seyfi Teoman İlk Film Ödülü'nün maddi karşılığını onlar veriyormuş.
Twitter'da her gün hakaret ve küfür işitiyor. Bunlara nasıl dayandıklarını soruyorum. "Cem Yılmaz benim kardeşim," diyor. "Ve onu seven kadar sevmeyen de var. Ben ona göre daha ulaşılabilir olduğum için bana yazarak kızdırmak, canımı acıtmak istiyor olabilirler. Bazıları insanlık dışı şeyler yazıyor. Düşünüyorum; ben ya da Cem, bu ülkeye ne kötülük yaptık ki küfür ve hakaret yiyoruz? Defol bu ülkeden, denecek ne yaptık yani? Film çektik, kitap yazdık. Bence bu tepkilerin yüzde onu gerçek, yüzde doksanı gizli hayranlık. Abisi olmam insanları gıcık ediyorsa imza toplasınlar ve Cem'in abiliğinden azledileyim ve tozpembe olsun dünya. Ben doğdum, sonra Cem doğdu; adam popüler oldu. Yapacak bir şey yok."
Bu ünün en yakınındaki kişi olarak sormam gerek: "Sizce Cem Yılmaz'ın getirdiği şey neydi?" Dünyada o ana kadar stand up'ın olduğunu, ama bize uzak bir kavram olduğunu anlatıyor, Can Yılmaz. Hâlâ da Cem Yılmaz dışındaki isimlerin çok yoğun kitlelere çıkamadığından bahsediyor. "Bizde meddahlık vardır, ama Dümbüllü'de bırakmışız. Cem 94, 95'te bunu hatırlayıp sahnede iyi şeyler anlatmaya başlayınca gençlik üzerinde büyük etki yaptı, bugüne kadar da taşındı etkisi. Ama o dönem öyle bir dönemdi. 90'lı yıllarda Tarkan, Mustafa Sandal çıktı. Sonra da duraklama dönemine girildi. Sanki 94, 95, 96'da herkes çıktı ve bu konu kapandı gibi."