Popun 45 Devini Afrika İçin Birleştiren İkonik Şarkı Belgesel Oldu
Çocukken "We are the world, we are the children" diye dolaşanlar, bu size gelsin.
3. We Are the World’ün stüdyo oturumu Richie’yi o kadar etkisi altına aldı ki ona hem sunuculuğunu üstlenip hem de ödül aldığı Amerikan Müzik Ödülleri’ni unutturdu.
Nasıl yani, Richie o geceyi hatırlamıyor mu şimdi? Belki de bu sadece uykusuzlukla ilgiliydi. Sonuçta kayıt çalışmaları 21.00 gibi başlayıp 12 saat sürmüştü. Ancak Lionel Richie için durum daha farklı çünkü o gece sunuculuk yapıp insanları sahneye davet etti, hatta 5 ödül aldı! Richie o günü şöyle anlatıyor: "O kapıdan içeri girdim ve bütün olan biteni unuttum. O stüdyodaki ortam beni o kadar etkisi altına alıyordu ki... Yani odada Bob Dylan ve Billy Joel bile vardı. Kusura bakmayın ama hayatımda böyle bir şey hiç yaşamıştım," diyor.
4. Müzik dünyasının en ünlülerinin bir arada olduğu büyük bir proje olsa da çok az kişi bundan haberdardı.
Sanatçıların birçoğu stüdyoya ödül töreni dönüşü katıldı. Lionel Richie bunun hakkında "Eğer ki böyle bir proje günümüz koşullarında yapılmaya çalışılsaydı bunun gizliliğini korumak, telefon kameraları ve sosyal medya çağında pek mümkün olmazdı," diyor.
5. Stüdyodaki isimlerin birçoğu şarkıyı ilk kez stüdyoda duydu.
Lionel Richie, "O zaman MP3'lerimiz yoktu, kasetlerimiz vardı. Bunları posta yoluyla göndermek zorunda kaldık, tabii birçoğu ilgili isimlere ulaşamadı, bu yüzden de birçok isim şarkıyı duyamadı," diye anlatıyor. Şarkının korosunda yer alan Hall & Oates'tan John Oastes, "Böyle dev bir topluluk oluşturmayı kolaylaştıran marş niteliğindeki melodinin herkesi içine dahil edebilen bir sadeliği vardı. Yani şarkının birçok isim tarafından daha önce dinlenmemiş olması pek sorun değildi," diyor.