Sosyallik Bu(Mu)Dur(?)

Bir başka örnek olarak da; ülkelerinde memnun olmadıkları politik durumu, tüm dünyanın bütün yıl merakla beklediği Oscar töreninde dile getirmekten çekinmeyen bir Hollywood gerçeği var ABD'de. Akademi'nin 'En İyi Film' ödülünü verdiği, izlediyseniz hakkında 'Oscar'ı hakeden çok daha iyi fi lmler vardı!' cümlesini kurduğunuzdan emin olduğum 'Moonlight', sinema ve televizyon dünyasının ağır fi kir ayrılıklarından doğan politik olaylara karşı isyanını net bir şekilde kanıtlamış oldu. Tarihte ilk defa Müslüman bir oyuncu 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu' kategorisinde ödül aldı, siyahi adayların ve ödül alanların çokluğu herkesin içini rahatlatmışa benziyordu. 'En İyi Yabancı Film' ödülü, dünya gündemindeki olaylara tepkisini fi lmiyle çok net ortaya döken İranlı yönetmen Asghar Farhadi'ye verildi; ama Farhadi, trajikomik şekilde, Müslüman ülkelere uygulanan vize yasağından dolayı törene katılamadı bile! Yani ülkelerindeki çeşitliliği korumak adına, Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği'nin mavi kurdelesiyle meşhur kırmızı halı kıyafetlerini tamamlayan, medyaya mal olmuş insanların fazla sosyalliğin verdiği güven ile sessiz, yeri geldiğinde çok sesli isyanları söz konusuydu.

Doğasında sosyallik yatan moda sektörünün ise her zamankinden fazla gündem konusu var; ekonomik zorlukların getirdiği yeni plan, program ve modellemeler, halka inmeyi her geçen sezon daha iyi öğrenen markalar ve tasarımcılar, modanın Amerika ve Avrupa'dan ibaret olmadığını çoktan kavrayıp Üsküdar'ı geçen akıllılar, tüm dünyaya oranla Orta Doğu'ya iki kat fazla satış yapabilen lüks satış siteleri, ülkeleriyle ilgili şikayetlerini, sevinçlerini, mutsuzluklarını yaratma ve üretme güçleri aracılığıyla anlatan moda insanları... Bu ve bunun gibi tek tek incelenmeyi hakkeden birçok konu, son yıllarda sıkça gündeme geliyor. İnsanlar yüzeysel sosyalleşmenin zararlarını yaşasalar da, yine sosyal olmanın getirdiği bağırarak dert anlatabilme haklarını kullanıyorlar. Defi lede bağırıyorlar, televizyonda bağırıyorlar, sosyal medyada bağırıyorlar. Hatta bunları yapanlar sadece bireyler de değil artık. Birkaç sezon önce kendini yenileyerek hâlâ algılamakta güçlük çektiğimiz tasarımlarıyla zirveye oturan Gucci, Instagram'da saat serisini tanıtmak için ilginç bir yola başvurdu örneğin.

Internette popülerleşen, olayları karikatürize etme kültürünü, yani 'meme' akımını kullanan Gucci, 15 yaşındaki bir genç kız edasıyla paylaşımlar yaptı ve beğeni sayıları fırladı. Mango'nun son projesi sosyal medya ünlüleriyle oldu. Eşsizlik ve çok çeşitlilik üzerine kurguladıkları 'Bir Benzersizlik Hikayesi' isimli kampanyada 20-63 yaş arası 7 kişi yer aldı. Bunlardan biri de hem müzisyen hem model olan, doğduğu Londra'da Amerikalı çocuk olarak tanınan, sonradan taşındığı Los Angeles'ta İngiliz çocuk diye çağrılan Misha Lindes, sosyal olduğunu, çok kültürlülüğe ve çeşitliliğe açık olduğunu kanıtlamak isteyen markanın sosyal, çok kültürlü yüzü oldu. Hugo Boss'un 90'larda takım elbise algısını değiştiren isyancı markası Hugo, yeni sezon kampanyasında modellerle yetinmeyip dansçılardan, aktrislerden Instagram'ın 'kanaat liderleri'ne kadar birçok farklı isimle çalıştı. Amaçları, çok çeşitliliğin varlığını kabul ettiklerini, hatta markanın DNA'sında bu çeşitliliğin yattığını müşterilerine hatırlatmaktı.

BİZE ULAŞIN