'Mavi' tutkunlarının saat tercihleri: Münci öz

Türkiye'de değil tekne sahibi olmak tekne ve deniz meraklısı olmak dahi lüks sayılıyor, diyerek düşüncemi dile getiriyorum bir an… Bu tezimi hemen destekliyor Öz: "Halbuki çok yanlış… Mesela biz '7 Bela' olarak yarışlara katılıyoruz ancak bu yarışlara yaşı kaç olursa olsun herkes katılabilir. Bu işe meraklı olan gençler, gelip bizim yanımızda öğrenebilir. Ayrıca birçok dalış ve yelken okulu var. Deniz sadece tekne sahibi olmak demek değil; aynı zamanda denizciliği de çok iyi öğrenmeniz gerekiyor. Nerede, neyi nasıl bağlayacaksınız, nasıl çapa atacaksınız, teknede nelere dikkat etmeniz gerekir… Ancak denizcilik ayrı, yelkencilik ayrı. Çünkü yelkencilik bir spordur. Ve bu sporu yapabilmek için de illa büyük maddi imkânlara sahip olmak gerekmiyor. Fransa'da insanların teknede yaşadığını görürsünüz. Adamlar teknelerin içinde yaşıyor. Buradaki marinalara ödenen rakamlar dünyanın hiçbir yerinde yok. Çünkü tekne lüks sınıfından sayılıyor."

Son olarak deniz ve zaman üzerine konuşuyoruz. Denizdeki neredeyse en önemli şeyin zaman olduğunu belirten Öz, "Gideceğiniz yer ve hızınız saatle belirleniyor. Tabii kolunuzdaki saat de yeterli değil. Teknenin üzerinde rüzgârın ve teknenin hızını gösteren, hızınıza göre varış noktasına ne zaman varacağınızı işaret eden saatler de mevcut. Dolayısıyla bir denizci için saat ve zaman en önemli şeylerin başında geliyor. Bunun bir de su altı tarafı var. Su altındayken hayatınız tamamen kolunuzdaki saate bağlı. Yapacağınız beş dakikalık bir hata hayatınıza mal olabilir. Özetle küçücük bir kol saati, hayatınızı kurtarıyor."

Öz, tam bir TAG Heuer tutkunu. "Vakti zamanında rahmetli babam, bana Seiko marka bir dalış saati almıştı. Hâlâ saklarım. O zamanlar başkalarında görüp bir gün kendime TAG Heuer alacağıma söz vermiştim. Sözümü tuttum, artık TAG Heuer'in dalış saatlerini kullanıyorum."

BİZE ULAŞIN