Takashi Murakami ile “Shogun”, Stres ve Güncellenen Louis Vuitton Koleksiyonu Üzerine

"Çiçeklerin sanatçısı" Murakami, Japonya Kültür Expo'su için yapacağı konuşmanın hemen öncesinde, Londra'daki Victoria & Albert Müzesi'nde sorularımızı yanıtladı.

Takashi Murakami ile “Shogun”, Stres ve Güncellenen Louis Vuitton Koleksiyonu Üzerine

Japonya Kültür Expo'su 2.0

Yazı Joseph Furness

Çeviri Ece Büyükçolpan

Takashi Murakami, Salehe Bembury Crocs'larımı beğeniyor.

Hem de çok beğeniyor.

"Vay be!" diyor dünyaca ünlü Japon sanatçı, spor ayakkabımın mantar biçimindeki ara tabanlarını işaret ederek. Bu epey dikkatli inceleme eylemi, Murakami'nin -oldukça gereksiz bir şekilde- eğilerek ve elimi sıkarak kendini tanıtmasından hemen sonra başlıyor.

"Salehe bunlar," diyorum, Murakami ayakkabılarımı merakla incelemeye devam ederken.

"Vay canına! Onu tanıyor musun?"

"Hayır, sadece yaptığı işleri çok beğeniyorum." Geçtiğimiz yıl bir Moncler etkinliğinde ona kısaca kendimi tanıttığımı ya da Murakami'nin, bu vizyoner Amerikalı ayakkabı tasarımcısının arkadaşı ve bir hayranı olduğunu bildiğimi belli etmiyorum.

"Fiyatı ne kadar bunların?" diye soruyor, sanki fiyatı dikkate alması gereken bir şeymiş gibi.

Hatırlarsanız, bu adam Kanye West'in Graduation albüm kapağının ve Billie Eilish'in "you should see me in a crown" klibinin ardındaki isim.

Murakami'nin canlı renklerdeki göz alıcı eserleri, dünya çapındaki galerilerde ve özel koleksiyon müzayedelerinde sergileniyor.

2000'lerin başında Louis Vuitton ile kendi koleksiyonunu görücüye çıkardı Murakami, ki bu koleksiyonun ikinci bölümü, Ocak 2025'te piyasaya sürülmeye hazırlanıyor.

LV'den bahsetmişken… Murakami, siyah saçları ve gümüş sakalıyla uyum sağlayan monokrom Louis Vuitton içinde tam önümde oturuyor. Çoraplar hariç. "Bu arada, bunlar Chrome Hearts," diyor; bol kesim damier desenli pantolonunu kaldırıp üzerinde sarı renkle "Chrome" yazan siyah çorabını gösteriyor.

Kısacası, bu ayakkabılarım onun bütçesine gayet uygun. Onlara 135 sterlin ödediğimi ve modelin adının Juniper (Ardıç) olduğunu söylüyorum. İsim, onu güldürüyor. Çevirmenini de güldürüyor. İkisi de epey gülüyor.

Kahkahaların sesi, South Kensington'daki Victoria & Albert'ın konferans salonunda, çocuk ruhlu ama bilge bir 62 yaşındaki adamın, Japonya Kültür Expo'su kapsamında konuşma yapacağı yerde, yankılanıyor. Etkinlik hakkındaki sorularımı kendisine soruyorum ve o esnada sohbetimiz filizlenmeye başlıyor.

Bu etkinlik, Japonya'nın güzelliklerini ve ruhunu kutluyor. Memleketin, eserlerine nasıl ilham veriyor?

Aslında Japon kültürüyle pek uyum sağlamadım ve bu yüzden çağdaş bir sanatçı olarak ilk çıkışımı yaptıktan sonra temelli Amerika'ya taşındım. Bir sanatçı olarak kendi kimliğimi oluşturmak zorundaydım ve bunun için Japon tarihini, özellikle de sanat tarihini iyice anlamam gerekiyordu ki sindirip iletebileyim. Yani bu bir bakıma kaçamadığım bir yol gibi.

BİZE ULAŞIN