Tüm samimiyetimizle neden vintage?

Sözgelimi Gucci, İlkbahar-Yaz 2016 koleksiyonu ve kampanya fotoğrafl arında sarı camlı ve kemik çerçeveli gözlüklerden çiçek desenli takım elbise ve saç şekline dek retro bir tarz seçmişti. 2017'de de Marcelo Burlon, Gucci ve Prada, koleksiyonuna retro bir hava katmak için naylon ve parlak pantolonlar kullanmış; Robert Geller pop renkler ve
volümlü saçlarla 80'lerin tarzını geri getirmişti. Birçok global markada retro etkisini, detayda ya da genelde, görür olduk. Yani bir yandan eski giysilere döndük bir yandan da eski yeniden üretilir oldu. Geçmişe dönmemizin ardındaki dördüncü sebep de bu: Geçmiş talebimiz, arzı getirdi. Arz da, çok tercih edildiği ve kâr edebildiği için 'retro'yu daha da köpürterek yeniden bize sunar hale geldi. "Seks, satar." gibi bir slogan üretmek mümkün: Geçmiş, satar.

Çok sık karşılaştığımız üç kavram iç içe geçer ve karışır oldu: En az yüzyıl önceki 'değerli' eşyaya 'antika', 1920'lerden günümüze üretilmiş ve üretildiği dönemin izini taşıyan eşyaya 'vintage' ve günümüzde üretilmesine rağmen belli bir dönemi yansıtmayı amaçlayan 'retro' bir arada kullanılıyor. İlk kez 1600'lerde kayıtlarda görülen ve Latince 'vinum'dan gelen (Aslında yıllanmış şarap anlamına geliyor.) 'vintage' ve torunu retro, gelecekte günümüzü tanımlamak için iki anahtar kelime haline bile gelebilir. Çünkü yalnızca tüketimde değil, günlük hayatımızda da retro var: Hindistan'da vintage düğünler yapılıyor, eski kitaplar aynı kapaklarla tıpkıbasım olarak yeniden üretiliyor, fotoğrafçılara göre önceden kimse 'eski' görünmek istemezken şimdi evlenenlerin %60'ı dönem fotoğrafl arı çektirmek istiyor.

BİZE ULAŞIN