Rock gibi rock yapan adam
İnternetin müziğin yayılmasındaki etkisi yadsınamaz. Napster tehlikesi geçip stream servisleri ortaya çıkınca evlerinde ve garajlarında müzik yapanlar da yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.
Yazı: Emrah Saka
Baturalp'in albümü de bu türden albümler arasında ve yeni favorilerden biri olmaya aday. 90'lı yılların modern rock, grunge müziğini anımsatıyor; biraz sakin Nirvana, biraz Alice in Chains, biraz da Soundgarden kokuyor şarkılar. Baturalp'in sesinde de Eddie Vedder gelip geçiyor. Kendisi de o dönemlerden etkilendiğini saklamıyor.
Baturalp, gitarla ilkokulda bahçede tanışmış. İki arkadaşını 'Her Şeyi Yak' şarkısını çalarken görmüş ve onlardan gitar çalmayı öğretmelerini istemiş. Şanslıymış, "Şimdi kim uğraşacak?" dememişler. Baturalp o gitarı şimdi Yıldız Teknik Üniversitesi'nde Caz Gitar bölümünde çalmaya devam ediyor.
Baturalp'in ilk albümünün adı 'Çok Konuştum'. Albüm, çok konuşuyor ancak boş konuşmuyor. Günümüz pop müziğinde olduğu gibi enseye konuşmuyor, konuşturmuyor. Atarları, giderleri, raga ritmi yok. Odasında arkadaşını ağırlar gibi çalıyor. Her genç gibi rock müzik yapmayı yeğliyor. Radyoların popüler müziğe daha çok yer verdiği bir zaman diliminde rock müzik yapmak bir dezavantaj mı diye sorduğumuzda Baturalp şöyle yanıt veriyor: "Bizim nesle özel bu durum olduğunu sanmıyorum; rock müzik var olduğundan beri her yeni nesil rock gibi akımlara bulaşıyordu, bu avantaj mı dezavantaj mı bilmiyorum; ama yapmak istediğim şey bu. Diğer insanların bu tarzı yapıp yapmıyor olmaları beni etkilemiyor doğrusu."
Albümde yedi şarkı var. Hepsi de kendisine ait. Şarkılar iki yaşını doldurmuş. Albüm kayıtlarına risk alıp prova yapmadan girmiş Baturalp. Söylediğine göre risk almayı seviyor. İlk yazdığı şarkı, 'Ben Avare'. Sevdiğinin saçlarında cambaz olan bir avareyi anlattığı şarkının kahramanı onda saklı. Şarkının öyküsünü "Zamanında etkilendiğim olaylara bir tepkimdi," diye anlatıyor Baturalp. Pazar banyolarından sonra hepimize babamızın sorduğu "Yapmadığın ödev var mı?" sorusunu duymak bizi albüme daha da yaklaştırıyor. Baturalp bizim gibi biri.
Müziğine kolay ulaşılmasından mutlu. "Bu ulaşılabilirlik beni çok mutlu ediyor," diyor. Günün birinde uluslararası alana İngilizce bir şarkı atar mısın, dediğimizde ise "İngilizce sözlü müzik yapmak gibi bir niyetim yok, her dilin ayrı bir güzelliği var ve bunu doğduğum ülkenin diliyle yapmak istiyorum, illa dünya beni anlamak istiyorsa, benim dilimden anlasın," diyecek kadar da iddialı.
'Çok Konuştum' bir ilk albüm. Yaklaşık yarım saatlik bir duru yolculuk. 90'lı yılları da saklayan albümde üniversite gençliğinin hayatını bulmak mümkün. Sözlerinde bize, notalarında tüm gezegene hitap eden bir yapım olmuş. 'Ben Ben Olmadım'da özeleştiri yapıyor, 'Kendine Superman'de biraz sitemkâr. 'Çok Konuştum'u dinleyince karşınızda ışıkları ve kapısı kapalı odalarda da, güneş altında parkta da dinlenebilen, karanlık, melankolik, bir o kadar da John Mayer'ın mutlu tınılarına yakın, ikinci albüm kadar iyi bir ilk albüm bulacaksınız.