Tatilde Cruise farkı

Yazı: Seda KARAN

Geçen aya kadar cruise seyahatleri konusunda oldukça önyargılı olduğumu itiraf etmeliyim. Sanırım uçsuz bucaksız denizin ortasında seyir alırken, her an karaya ulaşamama ya da gemide sıkılırım korkusu ağır basıyordu. Basıyordu, diyorum çünkü çıktığım seyahatten sonra anladım ki, daha önce bir cruise seyahatine çıkmamak bir hataymış. İşin psikolojik etkilerini bir kenara bırakıp asıl konumuza geri dönelim. Yani Celestyal Cruise ile çıktığım Yunan Adaları Turu'na… Turumuz Perşembe-Pazar olmak üzere üç geceyi kapsıyordu. İzmir Alsancak Limanı'ndan Perşembe günü öğlen saat 13.00'de seferine çıkan Celestyal Nefeli, 401 kabinli ve 1.074 yolcu kapasiteli orta ölçekli büyüklükte bir seyahat gemisi. Doğrusu içinde barındırdığı etkinlikler sayesinde sıkılmaya dahi vakit bulamıyor insan. Açık alanda jakuzi keyfi , fitness salonunda spor, SPA merkezinde masaj yaptırma şansı ya da casino'da vakit geçirme gibi birçok etkinlik fırsatı sunuyor. Biz birçok aktivite ile vakit geçirirken gemimiz Celestyal Nefeli, akşam saat 18.00'de varmak üzere Midilli Adası'na doğru yol aldı.

İLK DURAK MİDİLLİ

İzmir'den demir alan Nefeli'nin Ege sularındaki ilk durağı Yunanistan'ın en büyük üçüncü adası olan Midilli oldu. Akşam saat 22.30'a kadar vakit geçirdiğimiz Midilli'de Midilli Kalesi'ni ve şirin balıkçı kasabalarını andıran kıyı kesimini görmeye vaktimiz oldu. Vakti geniş olanlar muhteşem manzaralı Molivos'un dışında 150 yıllık taş evleriyle ünlü Petra'ya mutlaka uğramalı. Bu arada Molivos'ta gideceğiniz hemen hemen her balıkçı restoranında enfes tatlar keşfedeceğinizi belirtmeliyim.

TARİHE YOLCULUK

Midilli'de yaptığımız akşam gezisinden sonra istikamet Atina'nın Lavrion Limanı oldu. Sabah saat 09.00 sularında vardığımız Lavrion'dan dilerseniz tur paketlerinden satın alarak Atina ziyareti yapabiliyorsunuz. Başımın çaresine bakarım diyorsanız; gidiş-dönüş 140 avro taksi ücreti vererek de Atina yollarına düşebilirsiniz. Akropolis Tepesi'nden panoramik manzarayı seyretmek, demokrasi ve felsefenin doğduğu efsane toprakları keşfetmek ya da Athena, Nike, Parthenon, Erektheion ve Propylaion tapınakları arasında gizemli bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız; Atina yolları sizi bekliyor demektir.

VER ELİNİ EĞLENCE

Lavrion Limanı'ndan öğlen saat 14.30 gibi kalkış yapan Celestyal Nefeli'nin üçüncü durağı Mikonos oluyor. Mavi-beyaz büyüleyici güzelliğini gündüz gözüyle görememenin üzüntüsünü yaşasam da tahmin edeceğiniz gibi Mikonos'un eğlenceli gece hayatı bile insana kısa bir süreliğine de olsa iyi geliyor. Adada yer alan lüks restoranların, barların, gece kulüplerinin ve tasarım butiklerin hepsini keşfetmenize elbette olanak yok; ancak bir öneri isterseniz lüks bir ortam içinde yemek yemek için Sea Satin, yemek sonrası bar eğlencesi içinde Caprice'i tavsiye ederim.

BİR DOĞA HARİKASI!

Geceyarısı balkabağına dönmeden yetiştiğimiz gemimiz saat 03.30 sularında rotasını 'doğa harikası' olarak tanımlanan volkanik ada Milos'a doğru çevirdi. Doğa zengini olan bu adada bizim Pamukkale Travertenleri'ni anımsatan Sarakiniko sahili ve yiyip içip denizin tadını çıkarabileceğiniz Palaichori plajı mutlaka görmenizi tavsiye edeceğim adreslerin başında geliyor. Üç gün kadar kısa bir süreliğine olsa da dört ada keşfettiğimiz gemimizin içinde de son derece keyifl i vakit geçirdik. SPA'sı, fi tness salonu, iki restoranı, casino'su ve üç barında çalışan güleryüzlü personeli ve kaliteli hizmet anlayışıyla hizmet veren Celestyal Nefeli, Pazar günü sabah saat 08.00'de seyahate başladığımız yerde, yani İzmir'de seferini sonlandırdı.