Oyun yeni başlıyor
Yanınızdan geçen bir Subaru modelinin tasarımı hakkında birçok şey söyleyebilirsiniz. Ama performansı konusunda yorum yapabilmek için bir Subaru modelini buz üstünde kullanmalısınız! Çünkü aklınızda ve kalbinizde çok şey değişecek!
Yazı: Onur Akçay
Subaru Türkiye'nin davetlisi olarak gittiğim muhteşem organizasyondan oldukça etkilenmiş olarak dönmüş bulunmaktayım. 3,5 saat süren Helsinki, ardından bir saatlik Rovaniemi uçuşunun sonunda esas eğlencenin başlayacağı Subaru Köyü'ne ulaştık. O kadar ilginç bir yerden bahsediyorum ki; yılın 7-8 ayı kar ve buzun yerden kalkmadığı, bu mevsimde gün ışığın ortalama beş saat olduğu, -4 derecede insanların kalın mont ve içlikleri çıkararak "Ne kadar sıcak hava değil mi?" diyerek tebessüm ettiği Laponya'yı mutlaka görmenizi tavsiye ediyorum. Bölgede yaşayanlar dondurucu soğuğa rağmen spor yapmayı ihmal etmiyor. Sonu gözükmeyen buzlu yollarda yürüyen, koşan ve hatta bisiklete binenleri gördükçe şaşırdım diyebilirim. Bir ara; "Burada da kar yağdığında okullar tatil oluyor mu?" diyerek bir espri yaptığımda Finli arkadaşın suratındaki şoku, "Nasıl yani! Kar yağdığında okula gidilmiyor mu sizin ülkenizde?" cevabına eşlik eden bakışını görmeliydiniz.
Öncelikle şunu belirteyim; etkinlik boyunca Subaru Impreza WRX STI, BRZ, Levorg, XV, Forester ve Outback modellerini, yani markanın ülkemizde satılan tüm ürün gamını kar ve buz üstüne kullanma fırsatı buldum. Normalde etkinliklerde gece sürüşüne çok rastlamayız. Ama Subaru yetkilileri beni ilk geceden şaşırtmayı başardı. Outback ve Forester'la çıktığımız gece yolculuğu kısa süre sonra bir kayak pistinde son buldu. Evet, yanlış okumadınız, kayak pistine geldik ve önce yaklaşık 100 metrelik kar ve buzla kaplı çok dik bir yokuşu çıktık. İnanın bana, bu rampa bile markaya çok büyük saygı duymanıza yetiyor. Ama esas bomba, kayak yapanların atlama rampasından aşağıya "X-Mode - Eğim İniş Kontrol Sistemi"ni kullanarak, hiçbir şeye dokunmadan inmemiz oldu.
Ertesi gün arkadan itişli, yenilenen BRZ modeliyle 'Donut' adı verilen daireler çizmeyi denedim. Çok eğlenceli olan bu bölümde oldukça zorlandığımı itiraf etmeliyim. Daha sonra Levorg ve XV modelleriyle sert virajları olan, özel olarak hazırlanmış buz kaplı bir piste çıkma fırsatı buldum. Yaklaşık 10 tur sonraysa hikâyemizin asıl kahramanı Subaru Impreza WRX STI ile tanıştım ve benim bütün kimyam değişti. Bu tür zeminlerde aracın 5,2 saniyede 100 km/s hıza çıkması, 300 beygir güce sahip olması çok önemli değildir. Önemli olan aracın var olan gücünü yere iyi yansıtması, aynı zamanda da yolda kalmak için çaba sarf etmesidir. İşte bu noktada WRX STI beni kendimden geçirdi diyebilirim. Simetrik dört tekerlekten çekiş sistemi harika aerodinamik tasarımla birleşince ortaya gerçekten bambaşka bir şey çıkmış.
Küçük bir molanın ardından sıra markanın SUV'larının gövde gösterilerine geldi. 'Teknik Sürüş ve Orman Sürüşü' bölümlerinde markanın ülkemizdeki gözbebeği 4,6 metrelik Forester ve bence rakiplerine göre en ideal seçeneklerden biri Outback modelini kullandım. X-Mode sayesinde araçlar altı buz, üzeri yumuşak karla kaplı yollarda dahi rahatlıkla ilerledi. Günün sonundaysa yaklaşık 120 kilometre süren gece yolculuğuyla araçların yüksek süratte karlı yollardaki performanslarını deneyimleme şansı bulduk. Açıkçası etkinliğe katılmadan önce Subaru'ların bu kadar yetenekli olduğunu bilmiyordum. İki gün boyunca istediğimiz modeli istediğimiz parkurda kullanma fırsatı vermeleri dahi, markanın araçlarına ne kadar güvendiğinin bir ispatı aslında. İşin eğlencesini de unutmayan, 'Geyik Safari', 'Fin Saunası' gibi tecrübeleri de yaşatan organizasyon için Subaru Türkiye'ye tebrikler!
