Otomobil tarihinin efsane isimleri
Bugün dünyanın en büyük endüstrilerinden biri olmakla kalmayıp insanların hayat tarzını baştan aşağı değiştiren otomobiller bazı ileri görüşlü ve cesur insanlar sayesinde bu gelişimi sağladı. Otomobil tarihinde iz bırakan onlarca isim var. Bunlardan bazılarını sizin için bir araya getirdik.
- Otomobil
- Cuma 16:58 | 29 Kasım 2019
Otohaber Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Halit Bolkan
HENRY FORD
Günümüz otomobil endüstrisinin babası olarak kabul edilen Henry Ford, bir mezbahada gördüğü ve çok etkilendiği seri üretim bandını otomobil üretimine uyarlayarak, günümüz otomobil endüstrisinin temellerini attı. Bu dahiyane fikri sayesinde, otomobil imalatı daha az maliyetli ve daha hızlı yapılmaya başlandı. Henry Ford, bir çiftlikte büyüyen fakat ilgisini çiftçiliğin değil mekaniğin çektiği bir gençti. Bu ilgisi kısa sürede çevresinde saat tamiri konusunda ün sahibi olmasını sağladı.
1896 yılında Quadricycle adında, kendisine ait ilk atsız ulaşım aracını yaptı. Bir otomobil olmaktan çok uzak olan bu araç, Ford'un bir işadamı olarak da tanınmasını sağladı. Ford Motor Company'yi 1903'te kurdu. İlk model olan Model A, Henry Ford'un otomobil üretimi konusunda ne kadar başarılı olacağını gösterir bir başarı elde etmişti. 1908 yılında yollara çıkan Model T, seri üretim bandının kullanıldığı ilk otomobil olmuştu ve 1927 yılına kadar 15 milyon adetten fazla satıldı.
RUDOLF DIESEL
Günümüzde otomobiller temel olarak iki farklı fosil yakıtlı motorla üretiliyor: Benzinli ve dizel. Uzun yıllar boyunca ağırlıklı olarak ticari araçlarda kullanılan dizel motorların mucidi olan Rudolf Diesel, 1858 yılında doğdu. İlk laboratuarını 1885'te Paris'te açan Diesel, 13 yıl sürecek araştırmalarına başladı. İlk kez 1893'te kendi gücüyle çalışan bir motor yapan Diesel, 3 yıllık bir geliştirme sürecinin ardından, yüksek verimle çalışan bir motor üretti. Bir yılını tanıtım için harcayan Rudolf Diesel, 1898 itibariyle milyonerler kulübüne üye olmuş bir mucitti.
GOTTLIEB DAIMLER ve KARL BENZ
Dünyanın en önemli otomobil üreticilerinden biri olan Daimler-Benz'in kurucuları olan Gottlieb Daimler ve Karl Benz, aynı zamanda günümüz otomobillerine ulaşmamızda ortaya çıkan pek çok sorunun üstesinden gelen iki mühendisti. İkili, aynı zamanda ilk otomobil olarak adlandırılan ve hangisinin ilk olduğu konusunda ciddi tartışmalara sebep olan konseptlerin de tasarımcılarıydı. Karl Benz'in 1886 yılında patentini aldığı üç tekerlekli ve benzinli motorlu PatentMotorWagen ilk otomobil olarak kabul ediliyor.
Karl Benz
Çok kısa bir süre sonraysa Daimler Benz 4 tekerlekli otomobiliyle yollara çıkmıştı. En iyi müşterilerinden biri olan Emil Jelinek'in kızı Mercedes'in adını taşıyan marka ise hala dünyanın en iyi otomobil markalarından biri. İkilinin yarattığı firmaların arasındaki ilişki konusundaki ilginç bir nokta ise neredeyse tüm hayatlarını birbirlerine rakip olarak geçirdikten sonra 1. Dünya Savaşı'nın getirdiği mali sıkıntıları aşmak için ortaklığa gitmeleriydi. 1900 yılında ölen Daimler ise bu ortaklığı göremedi.
FERDINAND PORSCHE
1875-1951 yılları arasında yaşayan Ferdinand Porsche, çok genç yaşlarda mühendislik yeteneğini sergilemeye başladı. Porsche, gizlice girdiği üniversite dersleri dışında herhangi bir mühendislik eğitimi almadı. 23 yaşındayken çalıştığı at arabası üreticisi otomobil karoseri üretmeye başlayınca otomobil endüstrisine girmiş oldu. 1900 yılında yaptığı ilk tasarımı System Lohner-Porsche tekerleklere bağlı elektrik motorlarını besleyen motorlara sahipti. Daha sonra Daimler için de çalışan Porsche, 1931 yılında Daimler'den ayrılarak işe başladığı Steyr firmasının iflasından sonra kendi firmasını kurdu. Fakat tüm uğraşlarına rağmen finansör bulamadığı küçük otomobil projesi, Adolf Hitler'in her Almanın bir otomobil sahibi olması isteğiyle destek bulmuş oldu. Daimler ile girdiği yarışı kazanan Ferdinand Porsche'nin şirketi, günümüz Volkswagen'inin ve daha sonra tüm dünyada 20 milyon adetten fazla satılacak olan Beetle'ın (Kaplumbağa) temelini attı. Savaş sonrası dönemde ise artık Porsche dünyanın en özel otomobil firmalarından biri olmak için yola çıkmaya hazırdı ve ilk modeli olan 356, 17 yılda 78 bin adetten fazla üretildi.
ENZO FERRARI
Günümüz otomobil dünyasının herhalde en çok beğenilen ve hayali kurulan markalarının başında gelen Ferrari'nin yaratıcısı Enzo, 1898 yılında Modena'da doğdu. Birinci Dünya Savaşı'nı sağ salim atlatan Ferrari, savaş sonrasında birçok otomobil firmasında çalışarak tecrübe kazandı. 1919 yılında yarışmaya başladıysa da pilotluk kariyeri pek istikrarlı değildi. 1929 yılında Ferrari kendi firmasını kurma zamanı geldiğine karar verdi ve böylece Scuderia Ferrari efsanesi doğmuş oldu. Önceleri sadece bayisi olduğu Alfa Romeo'nun yarışlara katılmak isteyen müşterilerine yardım eden firma, daha sonraları ise amatör yarış pilotlarına yarışma imkanı sağlayan bir kuruluş haline geldi. 1940 yılına kadar Alfa Romeo'larla yarışan bir takım olan Ferrari, Enzo'nun yönetimle sorun yaşamasının ardından Mille Miglia yarışına AAC 815s olarak adlandırılan ve ilk Ferrariler denilebilecek yarış otomobilleriyle katıldı. 1947 yılında ise gerçek bir otomobil üreticisi olan Ferrari kuruldu. Pek çok efsanevi modele imza atmasına rağmen, firma 1960'da mali sıkıntıya girdi. Enzo, firmasına ortak olarak Fiat'ı seçti. İlerleyen yıllarda ise Fiat, Ferrari'nin yönetimini tamamen ele geçirdi. 1988 yılında hayata gözlerini yumduğunda arkasında tüm dünyanın hayran olduğu bir marka ve tutkuyla yaşanmış bir hayat hikayesi bıraktı.
NIKOLAUS OTTO
1832 yılında Almanya'da doğan Otto, iş hayatına 16 yaşında okulu bırakıp satış elemanı olarak atıldı. İşi gereği sık sık Fransa sınırında dolaştığı bir sırada Etienne Lenoir tarafından tasarlanan ama kesinlikle başarısız olmuş gaz motorundan bahsedildiğini duydu. Bu motorun sıvı yakıtla çalıştırılırsa çok daha verimli olabileceğini düşünen Otto, bu fikir üzerine çalışmaya başladı. 1861 yılında sıvı yakıtla çalışan ilk motorunu yaptı ve bu motor 1867 yılında Paris'te ödüle layık görüldü.
İçten yanmalı motorlar üzerine çalışmalarını sürdüren Otto, 2 zamanlı olan motorların yerine 4 zamanlı motor prensibini ortaya attı. Kendisinden daha önce de fikrin ortaya atılmış olmasına rağmen, verimli çalışan ilk örneği ortaya koyduğu için 4 zamanlı motor prensibi "Otto motor" olarak adlandırılarak, Nikolaus Otto'nun onurlandırılması sağlanmıştı.
CHARLES ROLLS ve HENRY ROYCE
Otomobil tarihinin şüphesiz en önemli markalarından biri, konfor efsanesi Rolls Royce'tur. Firma, iki İngiliz otomobilci, Charles Rolls ve Henry Royce tarafından kuruldu. Bu efsaneyi yaratan insanlar ise daha küçük yaşlardan itibaren mühendisliğe hazırlanmıştı. 1863 yılında doğan Royce daha 14 yaşındayken dönemin sıra dışı mühendisi Patrick Stirling'in yanında çalışmaya başladı. Daha 19 yaşındayken arkadaşıyla elektrik işleri yapan bir şirket kurdu.
Charles Rolls
Bu işten çok iyi para kazanan Royce, kendisine ikinci el bir otomobil aldı ama bu otomobilden hiç memnun kalmadı. Kendisinin çok daha iyisini yapabileceğini düşünen İngiliz, hemen işe girişti. 2 silindirli, yaklaşık 2000 cc'lik bir motora sahip olan otomobili, 1904 yılında hazırdı. Charles Rolls, bir Lord'un oğlu olarak, Cambridge'den makine mühendisi olarak mezun olmuştu. Aynı Royce gibi, satın aldığı otomobili beğenmeyen Rolls, kendi firmasını 1902'de kurdu. Rolls, Royce'un yaptığı otomobili kullanınca çok etkilendi ve ortaklık böylece başladı.
ANDRé CITROëN
1878 yılında Paris'te dünyaya gelen Citroën, bir elmas tüccarının oğluydu. Önceleri Jules Verne'in romanlarının etkisiyle yazar olmak istediyse de, o yıllarda çok ses getiren Eiffel Kulesi inşaatı, geleceğini mühendis olarak kurması yolunda kesin kararını vermesine yardımcı oldu. 22 yaşında Polonya'ya yaptığı bir gezi sırasında astsubay rütbesi şeklinde bir dişli kesimine rastladı. Bu desen, ileride kuracağı otomobil firmasının logosu olacaktı.
André Citroën
Hayatının uzun bir dönemini çeşitli otomobil firmalarında yöneticilik yaparak geçirdikten sonra, bir arkadaşıyla ortak olarak kendi şirketini kurdu. Ne var ki, 1914 yılında patlayan savaş onu amaçlarından uzaklaştırdı. Ford'un seri üretim tekniğini yerinde inceledi ve bunu Fransa'daki fabrikasında uyguladı. Eiffel Kulesi'ni reklam panosu olarak kullanmayı akıl eden ilk kişiydi. 1934 yılında satışa sunduğu çelik monokok karosere sahip önden çekişli ilk seri üretim otomobil olan Traction Avant, Citroën'in yenilikçi yanını ortaya koyuyordu.
SOICHIRO HONDA
1906 yılında doğan Honda, mekanik merakını çalıştığı ilk iş olan bisiklet tamirciliğinden edindi. 8 yaşında gördüğü Ford T Model otomobil hiç aklından çıkarmadığı ve hayranlık duyduğu bir görüntü oldu. Ford motorlarıyla yaptığı otomobilleri, kendisi daha verimli hale getirerek yarışlarda kullanıyordu. 1936'da geçirdiği ve şans eseri ölümden döndüğü büyük bir kaza sonrası pilotluk kariyerini noktaladı ve sadece mekaniker olarak yarışlarda yer almaya başladı.
Soichiro Honda
1945 yılında, daha sonra Honda Motor Company olacak olan Honda Teknik Araştırmalar Enstitüsü'nü kurdu. Her zaman farklı kişiliğiyle öne çıkan ve oldukça ileri görüşlü olan Honda, sadece 50 yılda sıfırdan bir endüstri devi yarattı. 65 yaşına kadar, üretilen yeni modelleri bizzat test eden Soichiro Honda, 1991 yılında vefat ettiğinde arkasında, dünyanın en büyük motor üreticilerinden olan ve tüm dünyada otomobiller üretip satan bir dev bıraktı.