Beware of Blast

Cenevre, 25 Ağustos, 2020 – Ulysse Nardin'in klasik maharetiyle güçlendirilmiş BLAST döneminin simgesi, kudretli bir doğal afet. Kaya gibi sert, maskülen hatlara sahip bu teknoloji harikası, sismik şok dalgalarını saat üreticiliği dünyası aracılığıyla ana çekirdeğine kadar gönderen bir alev ateşliyor. Mozaikle bezemeli boynuzların – hayalet uçakları andıran – karmaşık ve geometrik tasarımı, hevesli, enerjik ve etkileyici bir şaheser yaratıyor.

Sıkı, keskin kenarlı planı, her yerde ve her zaman hazır "X-Factor" ve gizli tasarımı ile –kuvvetli ve dayanıklı açık kafes modeline sahip – yeni BLAST sizi stratosfere fırlatacak. BLAST X şekilli cesur kafesi içerisinde gömülü, 2.5 Hz frekansta atan otomatik ve güçlü silisyum tourbillon'u sizi etkisi altına alacak. Işık, saatin açık kafesli gövdesine bir lazer gibi nüfuz ediyor. Dikdörtgen biçimli çerçeve, 3 boynuzlu imza kayış, pürüzsüz, renkli bezel, dikey mekanizma ile saat 12'deki tambur ve 6'daki uçan tourbillon gibi bazı sembolik Ulysse Nardin özellikleri de dahil edildi.

– Hayalet uçak çizgileri esas alınarak modellenen – ayırt edici görünüm Ulysse Nardin'in estetik becerisinin son ispatı. Havacılık mühendisleri ve askeri mühendisler, radarlarda gözükmeyen ve radyo dalgalarının yönünü değiştiren, hizalı çizgilere ve çıkıntılı üçgen çizgilere sahip kaçak uçaklar geliştirdi. Ulysse Nardin tasarımcıları, fırtınayı delip geçen bir hayalet uçağın keskin kanatları gibi geometrik ve güçlü kıldığı saat boynuzlarına yeni bir stil vererek tekrar yarattı. Pürüzsüz ancak güçlü, boynuzlar aerodinamik ve ekileyici, aynı bir volkandan püsküren sert kayalar gibi. Her bir üçgenin son dokunuşu birbirinden farklı, boynuzlar cilalı, saten ve taşlama olmak üzere farklı yüzeylere sahip. Sonuç şaşırtıcı, etkisi ise, bir volkanı saran ve ay ışığı altında parlayan siyah, soğuk magmanın manzarası gibi bu dünyaya ait değil.

FREAK X, SKELETON X ve DIVER X gibi BLAST de "X" işaretini belirgin bir biçimde ve gururla taşıyor. Gerçekten de "X", tüm Ulysse Nardin koleksiyonlarında etki alanı giderek genişleyen esas bir tema haline gelmiş, varlığını dört BLAST modelinde de kanıtlamıştır. Şekil-içerisindeki-şekil-içerisindeki-şekil geometrisi görsel bir ziyafet: hem dikdörtgen hem de daire içine yerleştirilmiş bir "X".

Saatin atom bombası, yeni geliştirilen UK-172 mekanizması (UN-171 mekanizmasının son hali) ile çalışıyor ve üç günlük güç rezervine sahip. Ulysse Nardin SKELETON koleksiyonunda ilk kez otomatik bir tourbillon ve küçücük ama güçlü – yalnızca saatin ön yüzünde 12'de gözüken - mikro rotoru ile BLAST başlangıçtan sona 18 ayda yaratıldı. Üç dişli yuvarlak bezelinden, mekanizmaları "gizli ajan tarzı" bir sandviçin içinde birbirine kenetleyen iki "X"'ine, yalnızca tek bir dokunuş ile zahmetsizce ve kendi kendine açılan tokasına kadar, bu harikanın her bir parçası zekice düşünüldü. Senkronize açılan patentli üç bıçak sistemi sayesinde, dinamik ve erotik bir tango dansı gibi kolayca açılıp kapanıyor. Nefes kesici bir sadelik, güç dolu bir sağlamlık.

Bu kısa süreli yaşam gücünü somutlaştırmak amacıyla Ulysse Nardin, doğa fotoğrafçısı ve Xtreme hikaye anlatıcısı Carsten Peter ile bir araya geliyor. Onun patlamaya hazır görüntüleri, izleyiciyi, gitmeye cesaret edemeyecekleri yerlere götürüyor; buzulların üstüne, kasırgaların içine ve volkanların çevresindeki yoğun sıcaklığa. Carsten ödüllü bir fotoğrafçı ve gezegenin en uzak ve en tehlikeli yerlerinde daha önce hiç görülmemiş görüntüler yakalamakta uzman, National Geographic Dergisinin düzenli bir yazarı. Yenilikçi teknikler kullanarak, dünyayla paylaşmadan önce, zehirli mağaralara, termal oyuklara ve lav göllerine hayat veriyor. Tırmanıyor, yamaç paraşütü yapıyor, mağaraları ve kanyonları keşfediyor, Carsten dünyanın pek de konuksever sayılmayacak yerlerinde görüntüler yakalayabilmesine yardımcı orijinal fotoğraf teknikleri konusunda takıntılı. Ulysse Nardin ruhunu ve kendi Odyssey destanımıza başlamamız için içimizdeki tutkuyu somutlaştırıyor.

BLAST otomatik tourbillon'u ve kendi kendine açılan yeni tokası ile birlikte, her biri yeni üretim UN-172 mekanizmasıyla donatılmış dört ayrı modeliyle karşınızda. Biçim verilmiş kauçuk, deri, kadife ve diğer kayış seçenekleri mevcut.

Bu saatin renk kompozisyonu adeta bir Antarktika paleti: beyaz seramik, metalik gri, lacivert ve harika bir saydamlık. Donmuş bir göl gibi. Buzulları andıran bu model, pürüzsüz titanyum bezeli, içinde atan tambur üzerindeki "Silisyum Teknolojisi" ibareli lacivert yazıları ile öne çıkıyor. Lacivert "Ulysse Nardin" logosu dikdörtgen çerçeveye belirgin bir biçimde oturtuldu ve oyulmuş lacivert akrep ve yelkovan ile göstergeler Superluminova ile tamamlanıyor. Mücevherleri aynı kar taneleri gibi şeffaf.

Dünyanın en değerli metallerinden birinden yapılan bu model, Elmas Benzeri Karbon kaplama (DLC) orta kasası ve sert altın boynuzları, siyah seramik bezeli, pembe altın ve siyah Fiziksel Buharlı Bırakım (PVD) kaplama iki renkli tourbillon kasası, Superluminova ile aydınlanan oyulmuş pembe altından akrep, yelkovan ve göstergeleri ile öne çıkıyor. Şeffaf mücevherler. Siyah X. Siyah dikdörtgen.

Bu serinin ikonik modeli SİYAH BLAST seramik üst orta kasası ve bezeli, siyah dikdörtgen köprüsü, kırmızı ve siyah iki "X" deseni ve - Ulysse Nardin'in ilk kez renkli olarak geliştirdiği yeni nefes kesen kırmızı denge çarkı ile tamamlanıyor. Kristal birleşme yeri, mücevherler ve tambur üzerindeki cilalı "Silisyum Teknolojisi" ibaresi kırmızı renginde. Gri Ulysse Nardin logosu dikdörtgen çerçeveyi tamamlıyor. Geometrik boynuzlar tümüyle parlatılmış ve mat görünüm için kumlanmış.

Buzdağının için gibi soğuk mavi MAVİ BLAST titanyumdan orta kasası, mavi titanyum bezeli, mavi pirinç kaplama dikdörtgen köprüsü, mavi tourbillon kasası, mavi ve gri iki "X" deseni, Superluminova ile aydınlanan oyulmuş metalik gri akrep, yelkovan ve göstergeleri ile öne çıkıyor.