Torinolu ikili, tarzımızı değiştirmeye kararlı

Yazı: Serhat ŞENGÜL

Tasarımcı Edoardo G. Ristori tam bir İstanbul aşığı. Hayat onu İstanbul'a sürükleyince işini de buraya taşımış. Yıllar önce, Bebek'te açtığı 'E.G.R Sartoria Torino' adlı dikimevinde bir röportaj yaparak onu sizlere tanıtmıştım. Bu sefer ekürisi Andrea Francardo'nun 'Nasco Unico' adlı markasıyla kadınlara özel dikim ceketler de Edoardo'nun erkeklere yönelik takım elbiselerini tamamlıyor. Çok sevdiğimiz İtalyan tarzını, Türk kadın ve erkeklerinin gardıroplarına sokmaya kararlı gözüken ikili, geçtiğimiz haftalarda İstanbul'da yeni koleksiyonlarını iki günlük özel bir gösterimle tanıttı. Kumaşlar, işçilik ve kesimlerini çok başarılı bulduğum ikiliyle nasıl bir araya geldiklerini soruyorum evvela. Edoardo, "İşimizle ilgili aynı tutku, zevk ve felsefeyi paylaşıyoruz." derken Andrea "Vizyonlarımız bir, birlikte çalışmamızdan daha doğal bir şey düşünülemezdi!" diyerek nasıl bir araya geldiklerini özetliyor.

Ölçüler İstanbul'da alınsa da üretim Torino'da yapılıyor. Takım elbiseler müşteri provaları için İstanbul'a gelip tekrar Torino'ya tekrar tekrar gidip geliyor. Üretimi neden Torino'da yapmayı tercih ediyorsunuz?

Edoardo G. Ristori: Torino bizim anavatanımız. Aynı zamanda zamansız bir tarz, doğal bir zarafet ve tarihle modernizm arasındaki bir dengenin anavatanı. 1920'lerden beri Torino İtalyan modasının doğduğu yer. Aynı zamanda Savoia ve Agnelli gibi köklü ailelerin de çıkış noktası. Ben de burada işini tutkuyla yapan, yetenekli ve tecrübeli zanaatkarlardan bir ekip oluşturarak eşsiz ürünler üretebiliyorum.

Andrea Francardo: Aslında yalnızca Torino'da değil; İtalya'da olmak şartıyla başka yerlerdeki üretim tesisleriyle de çalışıyorum. Torino'da yaşıyorum, buradaki yerel yeteneklerden yararlanarak el yapımı ürünler üretebiliyorum.

Özel dikim evi olmalarına rağmen her iki marka da, her sezon koleksiyonlar hazırlıyor. Yeni sezonda E.G.R Sartoria erkek koleksiyonunda incecik yün ceketler, alpaka yünü ve kaşmir gibi farklı materyallerden kaban ve ceketler ön plandayken; Nasco Unico erkeksi desenlerden oluşan kadınsı kesimlerde kısa spor ceketler, görkemli jakarlardan özel gecelerde fark edilecek kruvaze ceketler sunuyor.

'Sartoria' denilen İtalyan kesim takım elbiseler, Türk tüketicisine ne denli uygun sizce?

E.R: İstanbul'a taşındığımdan beri; yani son altı yıldır, Beymen'den Harvey Nichols'a kadar birçok büyük markayla çalıştım ve Türk tüketicisini iyice tanıma fırsatım oldu. Sartoria, istek ve ihtiyaçlara göre adapte edilebilir şekilde kişiye özel dikimde esneklik sağlıyor. Aynı zamanda özgün İtalyan gustosunu yansıtıyor.

Sizi farklı kılan nedir? İnsanlar neden size özel dikim siparişi vermeli?

E.R: Öncelikle markamın en büyük müşterisi benim. Bu bir avantaj. Ürünleri mükemmele ulaştırmak için çalışıyorum. Odak noktamız; en yüksek kalitedeki kumaşlardan, tutkuyla uygulanan bir zanaatkarlıkla üretilen, lüks ve sofi stike olduğu kadar zamansız bir zarafet yaratmak. Ve neticede ödenen meblağnın karşılığındaki değeri en iyi şekilde müşteriye verebilmek.

A.F: Farkımız, kaliteli kumaş ve işçilikle eşsiz parçalar üretiyor olmamız. Bizden özel dikim bir blazer ceket siparişi veren bir kadın farklı olacağını bilir.

Peki Andrea, kim bu kadınlar? Hitap ettiğin kitleyi tarif eder misin?

A.F.: 'Nasco Unico' etiketli özel dikim ürünleri tercih eden kadınların ortak noktası, olağanüstü olmaları. Yaşları 20 de olabilir 70 de… Belirli bir kitleye hitap etmiyoruz. Gardırobuna fark, tarzına tavır katmak isteyen tüm kadınlar Nasco Unico kadınları, diyebilirim.