Loro Piana tüm zamanların en iyi kaşmirini üretiyor

Yukarıdan bakıldığında, Alaşan Bölgesi'nin merkezi şehri Bayanhot sanki Helan dağlarının batı uçlarına yapışmış, ötesinde olanlardan korkmuş gibi, ay yüzeyine benzeyen gri kayaların ve sarı kumların kasvetli manzarasına tünemiş küçük bir beton kütlesini andırıyor. Ama çok fazla değil. Gobi Çölü'nün güneyindeki bu yaban hayatı, bitkiler de dâhil olmak üzere az miktarda canlıya ama daha çok kum tepelerine ev sahipliği yapıyor.

Yer seviyesinde ise şehir bütünüyle daha az çekici duruyor; taş gibi sert yatakları ve -büyük olasılıkla dinleme cihazları gömülü- süslü abajurları olan iç karartıcı aparatçik (Komünist Partisi mensubu) otellerinin süslü karmaşası görüntüye hâkim.

Vahşi köpekler ıssız otoparkta geziniyor, yiyecek bir şeyler arıyorlar; belki de sabahın erken saatlerinde ortaya çıkan kalabalıktan zayıf olanları seçme niyetinde, hoparlörden yayılan Tai Chi ile sokak dansı arası müzik sesleri eşliğinde kederli bir arayış içindeler.

Doğal haliyle kaşmir, kremsi bej renginden iki veya üç ton farklık gösteriyor. En iyi şeylerin ille de renkli olması gerekmez. Son derece lüks ve güzel görünen bu boyasız Loro Piana hırka gibi.

Şehirden ayrılmak güzel. Evcil çift hörgüçlü Asya develeri Bactrian'lar, küçük sürüler halinde özgürce otluyor. Çöl, insanın ne olduğunu anlamadan kendini içinde bulduğu bu yer, güzel ve tehditkâr. Bu manzaranın, modanın size verebileceği en görkemli şeyi bulmak için belki de akla en son gelecek görüntü olacağını düşünebilirsiniz. Ama işte bu ortam, tam da Capra Hircus, daha bilinen adıyla kaşmir keçisi türü için en ideal koşulları sağlıyor ve kaşmir yününün nadir bulunan lüks ürünlerin en iyisi olmasını garantiliyor.

Bu koşullarda hayatta kalmak, uyum göstermeye bağlı. Binlerce yılı aşkın süredir kaşmir keçisi, kışın donma noktasının çok altından başlayıp yaz aylarının bunaltıcı sıcaklıklarına kadar yükselen zorlu ısı değişimleriyle başa çıkabilmek için kendine has bir kurnazlıkla çift katmanlı yün geliştirmiş. İki katmanlı keçi yününden ilki kaba olan dış tabaka, ikincisi ise çok ama çok ince olan iç tabaka. Kalın dış katman doğal olarak yaz başında dökülüyor ve Haziran ayında kaşmir adı verilen ikinci tüy katmanı açığa çıkıyor.

İtalya'da ünlü bir tekstilci aileden gelen Pier Luigi Loro Piana'yı, bundan 11 yıl önce, on yıllık özenli bir araştırmadan sonra markanın Baby Cashmere projesini oluşturmaya iten, evrimin bu eşi benzeri olmayan tuhaflığı olmuş. Keçi yavrularının ömürlerinde yalnızca bir kez taranarak alınan karın tüyleri işleminde, hayvan başına sadece 30 gram tüy çıkıyor. Bu tüyler, yetişkin keçilerden alınan 15 mikron inceliğindeki tüylerle karşılaştırıldığında daha ince; sadece 13,5 mikron. Buna karşılık bir insan saç teli yaklaşık 100 mikron kalınlığında.

Yerel alıcılar tüyleri ıssız çiftliklerden topluyor. Bu çiftlikler çamur içinde ancak hepsinde çanak anten, Land Cruiser cipler ve ışıl ışıl bir misafirperverlik ile donatılmış yurt adı verilen evler var. Bu uzak konumlarda, yasal olarak sürüler en fazla 200 keçiden oluşabiliyor. Nedeni, Çin hükümetinin zaten seyrek olan otlak araziler üzerindeki yıkıcı etkileri azaltmak istemesi.

Kirli ve kalın yünler ana şehrin yakınlarında bulunan düşük ölçekli bir tesiste yıkanıp tarandıktan sonra, hafifliği ile dikkat çeken kaşmir bulutları Loro Piana'nın gözle, elle ve elektronik mikroskop ile yaptığı titiz kontrollerden geçiyor ve testleri geçen en saf tüyler satın alınarak İtalyan Alpleri eteklerinde yer alan Borgosesia'ya gönderiliyor.

İtalya'da eğirilmiş ve örülmüş oğlak kaşmiri, 1.195 USD'den başlayan fiyatlarla satışa çıkan, çeşitli renklerde örülmüş ince trikolarda kullanılıyor. Bize sorarsanız, bunlar arasında kar beyazı ve soluk bej renkli olanlar, doğaya en yakın renkler, en üstün nitelikli olanları.

Elde edilen yünün azlığı ve yolculuk etmesi gereken büyük mesafeler göz önüne alındığında, kaşmir her zaman çok pahalı olacak. Ancak paranız varsa ve iyi şeylerden anlayan yüksek zevk sahibi biriyseniz, daha iyi bir kazak olmadığını da bilirsiniz.