Gucci'deki Sabato De Sarno Rüzgârı Sona Erdi
Alessandro Michele'in yerine gelen kreatif direktör, Gucci ile yollarını ayırdı. Oysa ki ANCORA’dan çok umutluyduk.
Yazı Ece Büyükçolpan
Fotoğraf Getty Images
Sabato De Sarno ve onun o vişne çürüğü, göz alıcı minimalist koleksiyonu ANCORA ile moda hakkında yazmaya başladığım dönemin en başında tanışmıştım. İtalya'nın Sezen Aksu'su Mina'nın tüyleri diken diken eden şarkısı "Ancora, ancora, ancora" yı Mark Ronson dokunuşuyla yeniden canlandırıp defileye taşıdığı gibi Gucci'yi de "yeniden" İtalyan üslubuyla canlandıracaktı, öyle demişti. "Ancora" İtalyancada "yeniden" anlamına geliyordu.
Gucci, Sabato De Sarno'nun, moda evinde geçirdiği böylesine kısa bir dönemin ardından ayrıldığını açıkladı geçtiğimiz günlerde. Kering grubu bünyesindeki marka, basına yaptığı kısa açıklamada bir sonraki Gucci defilesinde sergilenecek tasarımların da in-house ekibe ait olduğunu duyurdu.
Takip edenleriniz bilir, geçtiğimiz sezonda kreatif direktörler sektörde adeta bir sandalye kapmaca oyununda buldu kendini. De Sarno'nun Gucci'den ayrılması bu yüzden hem şaşırtıcı hem de değil. Örneğin, Selefi Alessandro Michele şimdi Valentino'da. Geçtiğimiz haftalardaki couture defilesindeki maksimalist üslubu oldukça konuşuldu üstelik, pek olumlu yorumlar aldığı da söylenemez. Her neyse…
Gucci CEO'su Stefano Cantino, "Sabato'ya Gucci'ye olan tutku ve adanmışlığı için derin minnettarlığımı ifade etmek isterim," dedi yaptığı basın açıklamasında ve ekledi, "Gucci'nin zanaatkârlığına ve mirasına bu denli bağlılıkla değer kattığı için kendisine içtenlikle teşekkür ediyorum."
De Sarno, Michele'in maximalist tavırda sergilediği Gucci'sini daha ticari bir hale getirme görevini üstlendiğini ve tasarımların daha "giyilebilir" olmasını istediğini belirtmişti zamanında ki bu, markanın üslubunu tabanından değiştirmek ve risk almak anlamına geliyor bir bakıma.
Geçen yıl verdiği bir röportajda, "Gucci'nin sizi değil, sizin Gucci'yi giymenizi istiyorum," demişti De Sarno. "Tasarladığım kıyafetlerin benimle ilgili olmasını istemiyorum. Onların Gucci olmasını istiyorum. İnsanlar benim kıyafetlerimi seçtiğinde, onları giyebilmelerini istiyorum. Çünkü bana göre önemli olan, yaşayan şeylere sahip olmak."
Gucci'deki bu son durum, dünyanın en büyük markalarının zirvesinde yaşanan değişikliklerle ilgili aylardır süren fısıltıları daha da körükleyecek gibi görünüyor. 2024'ün sonunda, Hedi Slimane'in Celine'den ayrıldığını, John Galliano'nun Maison Margiela'dan ayrıldığını ve Matthieu Blazy'nin Chanel'in başına geçtiğini gördük. Geçen hafta da Kim Jones, Dior Homme'dan ayrılacağını açıkladı. Bir aydan daha kısa bir süre içinde Sarah Burton'ın Givenchy'deki ilk defilesini izleyeceğiz örneğin. Açıkçası bu rüzgârın getirdiği hareketlilikte başımızı nereye çevireceğimizi de şaşırıyoruz. Ama Sabato'ya bırakmamız gereken önemli bir not var: Mark Ronson dokunuşuyla yeniden canlanan "Ancora, ancora, ancora" ve ikonik vişne çürüğü tasarımlar için sana çok teşekkür ederiz. Hoşçakal ANCORA.