Paha biçilmez Willem Dafoe
Sektörde 40 yılı deviren Willem Dafoe, Julian Schnabel'in yönettiği yeni filminde, hemen her oyuncunun kutsal kabul edebileceği Vincent van Gogh rolüyle karşımıza çıkıyor. Appleton, Wisconsin'den hayallerine ulaşmak adına yola koyulan bir çocuk için şu gelinen nokta paha biçilemez nitelikte.
Yazı Ash Carter
Fotoğraflar Marc Hom
Derleme Togan Noyan
Moda Editörü Matthew Marden
O bir İsa ve aynı zamanda Japon ölüm tanrısı. Auschwitz'deki bir mahkûm ve SS subayı. Çürük dişli ve kalem bıyıklı, 'şehvetli' bir Fed (ABD Merkez Bankası) çalışanı. Bir vampir, bir rahip ve deneysel bir tiyatro oyunundaki bir rahibe. Londralı bir bankacı ve Florida'daki motel müdürü. Daha da ötesi, o; T.S. Eliot ve Green Goblin.
Willem Dafoe, herkes bir yana, fark yaratan aktörler arasında ve kendi jenerasyonunda çok yönlülüğüyle öne çıkıyor. Bu yılın sonuna doğru, kendisini DC'nin 'Aquaman' adlı filmdeki Atlantik bilimci Nuidis Vulko ve elbette Julian Schnabel'in yönettiği 'At Eternitiy's Gate'de, ki bu onun 99'uncu filmi olacak, Vincent van Gogh rolleriyle göreceğiz.
Dafoe, her rolün üstesinden gelebilecek biri gibi görünüyor ama belki bir istisna söz konusudur: O, orta sınıf bir orta batılıyı; yani tam olarak kendisini oynayamayabilir. "İtiraf etmeliyim ki," diyor, o sırada Manhattan'daki West Village bölgesinde yer alan bir mekânda buğday ekmeğinden tostunu ve yumurtasını yiyen 63 yaşındaki oyuncu; "Bazen hayatıma bakıyorum ve 'süreç beni buraya nasıl getirdi?' diye düşünüyorum."