Dr. Martens’in Efsanevi 1460 Botlarının Yeni Versiyonuna İlk Bakış
İkonikleşen Dr. Martens 1460, “Love Letter” modeliyle güncelleniyor ve yeniden üretiliyor.
Yazı Jonathan Evans
Çevir: Öykü Gönül
Fotoğraflar Dr. Martens izniyle
Dr. Martens markası, sevilen bağcıklı modeli 1460'ı geliştirerek ve biraz da değiştirerek 1 Nisan'da yeniden piyasaya sürdü. Bu tarih, aslında botların ilk ortaya çıkışından tam 65 yıl sonrasına denk geliyor. Erkek modasının bu ikonik ve dayanıklı parçası, ilk kez İngiltere'nin ayakkabıcılık başkenti Northamptonshire'da 1 Nisan 1960'ta üretim hattına girmişti. Yani, 01.04.1960: 1460. Modelin ismi buradan geliyor.
O günden beri 1460, punk, gotik ve grunge stilleri ile iç içe geçti ve bu alt kültürlerin temel parçası haline geldi. Marka, üretimlerinin büyük bir kısmını denizaşırı ülkelere taşıdı ancak "Made in England" koleksiyonu ile hâlâ ayakkabıcılık geleneklerini canlı tutma hedeflerini koruyorlar. "1460‚ A Love Letter" şeklinde söz ettikleri yenilenmiş versiyon da bu koleksiyonun içinde yer alıyor.
Dr. Martens global tasarım direktörü Adam Owen, güncel modeli "Made in England" koleksiyonunun zirvesi olarak tanımlıyor. İkonik 1460'ın tam da ortaya çıktığı yerde, Northamptonshire, Wollaston'da üretilen yeni versiyondaki değişikliklerin yakından incelendiğinde dikkatlice düşünülmüş detaylar olduğunun anlaşılacağını söylüyor.
İlk fark edeceğiniz şey, botun dörtte birindeki yeni dikiş çizgisi olacak. Dr. Martens tasarım ekibinin 60'lardan kalma bir arşiv taslağından ödünç aldığı küçük bir gösteriş. Owen, "Çok sadık bir tüketici kitlemiz var ve giyenler gerçekten çok meraklı," diyor, "Bu yüzden insanların bu detayı fark etmeleri için o dokunuşu yapmak istedik. İnce bir ayrıntı."
Dikişe eşlik eden antik altın gözler, dil kısmında "1.4.60" damgası ve tamamı Leeds merkezli C. F. Stead tabakhanesinden gelen bordo deri üst yüzey, bu özel dokunuşları tamamlayan unsurlar.
"Yavaş tasarımın ve bu ince ayrıntıları vurgulayan bir felsefenin büyük bir savunucusuyum," diye açıklıyor Owen. "Bunun ürünün uzun ömürlülüğüne katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Potansiyel olarak nesiller boyunca aktarılabilecek bir miras parçası olma fikri, 'aşk mektubu' adlı modelimizde asıl yakalamak istediğimiz şeydi."
Elbette bu, botları kutusunda saklayacağınız anlamına gelmiyor. Owen, koleksiyoncuların bu yönde davranabileceğini kabul etse de, botların asıl amacının giyilmek olduğunun altını çiziyor. Anilin deri, içine işlenmiş balmumu ve yağlarla birlikte kullanıcıya zamanla kendi formunu alan bir görünüş sunuyor.
Eğer ki kutusundan çıkarlarsa onlarla çıkacağınız yolculukta botların kendini göstereceğini dile getiren Owen ekliyor: "Eskidikçe daha da iyi olacaklar."