CheckIN: Nova Norda
Heyecan verici biri, hem de bizim galaksiden
Giriş Tarihi: 16.07.2018
11:55
Güncelleme Tarihi: 16.07.2018
12:01
Türkiye'de müziğin akışı değişiyor. Yeni nesil müzisyenler dünyayı daha hızlı algılıyor, stream müzik servislerinin teknolojisini de arkalarına aldıktan sonra dünya vatandaşlarından hiçbir farkları olmadığını gösteriyorlar. Daha şimdiden festivallerin aranan ismi olan Nova Norda, 1991 doğumlu bir müzisyen. Müziğe 7 yaşındayken piyano çalarak başlamış. Üniversite hayatına kadar kadar çeşitli gruplarda ve korolarda çalıp söylemiş. 2014 yılında mezun olduğu Boğaziçi Üniversitesi'nde Müzik Kulübü bünyesindeki Rock Korosu'na koro şefliği yapmış, gruplarda çalıp söylemeye devam etmiş.
Mezuniyetini takip eden üç sene boyunca medya sektöründe başarılı bir kurumsal kariyere imza atan Nova Norda hızla ilerleyen parlak kariyerine rağmen tutkularının peşinden gitmeyi seçip Nova Norda ismiyle yıllardır biriktirdiği bestelerini yayımlamaya ve müziği odak noktasına koymaya karar vermiş. İlhamın, tutkuların, cesaretin ve yeteneklerin gücüne inanan müzisyen, bestelerinde bu hisleri yansıtmak ve kendisi gibi tutkularının peşinden gitmek isteyenlere ilham olmak için Şubat 2018'den bu yana her ay yeni bir single ile dinleyicileriyle buluşuyor.
Nova Norda'yı daha yakından tanımak için elimize bir fırsat geçti. Biz de değerlendirdik.
Esquire: İş dünyasında ilerlerken tutkunun ardından gidebilme cesaretini nasıl buldunuz?
Nova Norda: Ustalık tutkudan gelir derler. üç sene süren kurumsal hayatın koşuşturması içinde, tutku duyduğum alan olan müzikten uzaklaştığımı hissetmeye başlamıştım. O zamanlar işten eve gelir gelmez soluğu piyanomun başında alıp besteler yapıyordum. Besteler birikip bendeki elektronik müzik aşkı iflah olmaz hale gelince de bir cesaret hamlesiyle, her şeyi bırakıp müziğe dönmeye karar verdim.
ESQ: Şarkılarınızı kendiniz mi yazıyorsunuz? Üretim aşaması hakkında biraz konuşalım mı?
N.N: Parçaları kendim yazıyorum. Sözler genelde piyano başındayken çıkıyor. Sözler ve armoni çıktıktan sonraysa İstanbul'un çeşitli kafelerinde sabahtan akşama kadar önümde iPad, yerimde duramaz bir halde düzenleme yapıyorum. Sonrasında diğer müzisyen arkadaşlarımla parçayı son haline getiriyoruz. Örneğin yeni tekli 'Boşver!'i Karabalık Sound Production'da Canozan'la tamamladık.
ESQ: 'Dinozorlar' şarkısının hikâyesi nedir?
N.N: 'Dinozorlar'ı tüm o "Yapamazsın, edemezsin!" diyen, insanı güçsüz hissettiren hissiyat üzerine yazmıştım. Dinozorlaşmış düşüncelere yani. Sonuçta bir işi yapıp yapamayacağını insan en iyi kendisi biliyor. Eğer kendimize inanıyorsak aksini söyleyen kimseyi umursamamamız lazım. Parça bununla ilgili.
ESQ: Bir albüm geliyor mu?
N.N: Yola single'lar ve EP'lerle devam edeceğim. Her ay yeni bir parça çıkarmaya gayret ediyorum. Bu şekilde devam etmek bağımsız bir müzisyen için en iyisi gibi geliyor.
ESQ: Müziğiniz için kimler ilham oldu?
N.N: Genelde birbirinden yetenekli müzisyen arkadaşlarım bana ilham oluyor. Sedef Sebüktekin ve Canozan'la müzik yapmamı sağlayan Karabalık Sound Production'da bayağı yoğun ve zevkli müzik paylaşımlarımız oluyor. Hemen her günümüz bu şekilde geçiyor. Elektronik müziğe hepimiz çok ilgili olduğumuz için birbirimizden büyük ilham alıyoruz.
ESQ: Müzik stream servisleri uluslararası alanda tanınmanızı sağladı. Radyolardan geri dönüş nasıl?
N.N: Radyo Eksen'de 'Dinozorlar'ın çaldığını duyduk geçen gün. Onun haricinde varsa da benim haberim yok.
ESQ: Yakın zamanda Canozan ile düzenlediğiniz 'Boşver!' isimli yeni teklinizi ve Emir Yargın'la çektiğiniz ilk klibinizi yayımladınız. Şarkının üretim süreci nasıl gelişti? İlk klibinizi çekerken neler tecrübe ettiniz?
N.N: Acayip keyifli bir süreçti! Parçayı bundan bir sene önce piyano başında yazıp birkaç ay sonra elektronik altyapılı bir dans parçasına çevirmiştim. Ama asıl dokunuşları Canozan ile kolları sıvayıp yaptık. Hiç bu kadar eğlenmemiştim bir parçanın prodüksiyon aşamasında; Canozan'ın büyük etkisi var hakikaten.
Aynı tecrübeyi klibi çekerken de yaşadım. Emir Yargın kendisi de müzisyen olduğu için parçayı düzenlerken beraberdik. O süreçte hem müzikal anlamda hem de bakış açısı olarak çok uyuşunca dev bir sinerji çıktı ortaya. Parçada emeği geçen Canozan, Sedef Sebüktekin ve Arel Koray Nalbant'ın da klipte yer almasıyla sinerji iyice büyüdü, önünü alamadık. Sadece ortaya çıkan ürünle değil, üretim sürecinde beraber olduğum insanlarla da acayip gurur duyduğum bir iş çıkmış oldu sonunda. Etrafınızda hem zeki hem yetenekli insanların olması muhteşem bir his. Klibi çekerken Emir'in yönetmenliğini ağzım açık izlerken bir kez daha ne kadar şanslı olduğumu hissettim. O kadar zekice kurguladı ki!
1991 doğumlu Nova Norda, başarılı bir kurumsal hayattan sonra tutkularının peşinden gidip müziğe yoğunlaşmaya karar vermiş.
Mezuniyetini takip eden üç sene boyunca medya sektöründe başarılı bir kurumsal kariyere imza atan Nova Norda hızla ilerleyen parlak kariyerine rağmen tutkularının peşinden gitmeyi seçip Nova Norda ismiyle yıllardır biriktirdiği bestelerini yayımlamaya ve müziği odak noktasına koymaya karar vermiş. İlhamın, tutkuların, cesaretin ve yeteneklerin gücüne inanan müzisyen, bestelerinde bu hisleri yansıtmak ve kendisi gibi tutkularının peşinden gitmek isteyenlere ilham olmak için Şubat 2018'den bu yana her ay yeni bir single ile dinleyicileriyle buluşuyor.
Nova Norda'yı daha yakından tanımak için elimize bir fırsat geçti. Biz de değerlendirdik.
Esquire: İş dünyasında ilerlerken tutkunun ardından gidebilme cesaretini nasıl buldunuz?
Nova Norda: Ustalık tutkudan gelir derler. üç sene süren kurumsal hayatın koşuşturması içinde, tutku duyduğum alan olan müzikten uzaklaştığımı hissetmeye başlamıştım. O zamanlar işten eve gelir gelmez soluğu piyanomun başında alıp besteler yapıyordum. Besteler birikip bendeki elektronik müzik aşkı iflah olmaz hale gelince de bir cesaret hamlesiyle, her şeyi bırakıp müziğe dönmeye karar verdim.
ESQ: Şarkılarınızı kendiniz mi yazıyorsunuz? Üretim aşaması hakkında biraz konuşalım mı?
N.N: Parçaları kendim yazıyorum. Sözler genelde piyano başındayken çıkıyor. Sözler ve armoni çıktıktan sonraysa İstanbul'un çeşitli kafelerinde sabahtan akşama kadar önümde iPad, yerimde duramaz bir halde düzenleme yapıyorum. Sonrasında diğer müzisyen arkadaşlarımla parçayı son haline getiriyoruz. Örneğin yeni tekli 'Boşver!'i Karabalık Sound Production'da Canozan'la tamamladık.
ESQ: 'Dinozorlar' şarkısının hikâyesi nedir?
N.N: 'Dinozorlar'ı tüm o "Yapamazsın, edemezsin!" diyen, insanı güçsüz hissettiren hissiyat üzerine yazmıştım. Dinozorlaşmış düşüncelere yani. Sonuçta bir işi yapıp yapamayacağını insan en iyi kendisi biliyor. Eğer kendimize inanıyorsak aksini söyleyen kimseyi umursamamamız lazım. Parça bununla ilgili.
ESQ: Bir albüm geliyor mu?
N.N: Yola single'lar ve EP'lerle devam edeceğim. Her ay yeni bir parça çıkarmaya gayret ediyorum. Bu şekilde devam etmek bağımsız bir müzisyen için en iyisi gibi geliyor.
ESQ: Müziğiniz için kimler ilham oldu?
N.N: Genelde birbirinden yetenekli müzisyen arkadaşlarım bana ilham oluyor. Sedef Sebüktekin ve Canozan'la müzik yapmamı sağlayan Karabalık Sound Production'da bayağı yoğun ve zevkli müzik paylaşımlarımız oluyor. Hemen her günümüz bu şekilde geçiyor. Elektronik müziğe hepimiz çok ilgili olduğumuz için birbirimizden büyük ilham alıyoruz.
ESQ: Müzik stream servisleri uluslararası alanda tanınmanızı sağladı. Radyolardan geri dönüş nasıl?
N.N: Radyo Eksen'de 'Dinozorlar'ın çaldığını duyduk geçen gün. Onun haricinde varsa da benim haberim yok.
ESQ: Yakın zamanda Canozan ile düzenlediğiniz 'Boşver!' isimli yeni teklinizi ve Emir Yargın'la çektiğiniz ilk klibinizi yayımladınız. Şarkının üretim süreci nasıl gelişti? İlk klibinizi çekerken neler tecrübe ettiniz?
N.N: Acayip keyifli bir süreçti! Parçayı bundan bir sene önce piyano başında yazıp birkaç ay sonra elektronik altyapılı bir dans parçasına çevirmiştim. Ama asıl dokunuşları Canozan ile kolları sıvayıp yaptık. Hiç bu kadar eğlenmemiştim bir parçanın prodüksiyon aşamasında; Canozan'ın büyük etkisi var hakikaten.
Aynı tecrübeyi klibi çekerken de yaşadım. Emir Yargın kendisi de müzisyen olduğu için parçayı düzenlerken beraberdik. O süreçte hem müzikal anlamda hem de bakış açısı olarak çok uyuşunca dev bir sinerji çıktı ortaya. Parçada emeği geçen Canozan, Sedef Sebüktekin ve Arel Koray Nalbant'ın da klipte yer almasıyla sinerji iyice büyüdü, önünü alamadık. Sadece ortaya çıkan ürünle değil, üretim sürecinde beraber olduğum insanlarla da acayip gurur duyduğum bir iş çıkmış oldu sonunda. Etrafınızda hem zeki hem yetenekli insanların olması muhteşem bir his. Klibi çekerken Emir'in yönetmenliğini ağzım açık izlerken bir kez daha ne kadar şanslı olduğumu hissettim. O kadar zekice kurguladı ki!
1991 doğumlu Nova Norda, başarılı bir kurumsal hayattan sonra tutkularının peşinden gidip müziğe yoğunlaşmaya karar vermiş.